Emre Konuk

Döngüleri Kırmak 2

Geçen hafta, nerede kronik hale gelmiÅŸ, aşılamamış bir sorun varsa orada sorunu aÅŸmak için bulduÄŸumuz çözümün ya da çarenin kendisinin sorun haline geldiÄŸini ve kısır bir döngü oluÅŸturduÄŸunu görebiliriz demiÅŸtik. İşe yaramayan ama makul ve saÄŸduyulu bir çözüm getirir de, deÄŸiÅŸim saÄŸlanamayınca iÅŸe yaramayan çareyi sürdürürsek, oluÅŸturduÄŸumuz döngüyü sonsuza dek döndürebiliriz.

Bu noktada, “Döngüleri nasıl oluÅŸtururuz ve nasıl kırabiliriz?” diye sorabiliriz. Ama daha önce birkaç soruyu cevaplamamız gerekecek.

İnsanlarla yaÅŸadığımız sorunlar söz konusu olduÄŸunda, insanların karakterinin, kiÅŸiliÄŸinin deÄŸiÅŸemeyeceÄŸini söyler, durumun ümitsiz olduÄŸunu dile getiririz. Bu sorunun cevabı büyük ölçüde insanların deÄŸiÅŸmesinden ne anladığımızda yatar. EÄŸer insanın deÄŸiÅŸmesinden kiÅŸiliÄŸinin ya da karakterinin deÄŸiÅŸmesini anlıyorsak, evet bu “zor bir projedir” diyebiliriz. Çünkü “kiÅŸilik” ya da “karakter” tanımına baktığımızda, “zaman içinde ve deÄŸiÅŸik konumlarda aynılığını koruyan, yani deÄŸiÅŸmeden kalan özelliklerimizden” söz edildiÄŸini görürüz. ÖrneÄŸin; ben içedönüksem, 10 yaşında da içedönüğümdür 50 yaşında da. İşyerimde içedönüksem, arkadaÅŸlarımla birlikteyken de içe dönüğümdür. Üslup ve tarz deÄŸiÅŸebilir ama yine bana “içedönük” denir.

İlişkilerde sorun yaşadığımızda, değişmesini bekleyeceğimiz şey kişilik ya da karakter değil, davranışlardır. Karşımızdaki kişinin değişmesini değil, davranışlarının değişmesini beklemeliyiz. Yani soruyu şöyle sorarsak yaşam daha kolaylaşır:

1. Davranışları yönlendirebiliyor muyuz?
2. Ä°stediÄŸimiz gibi davranmalarını saÄŸlayabiliyor muyuz?

Bunu yapabildiğimizi çok iyi biliriz. Eğer bir tereddüdümüz varsa, günlük yaşamımıza bakmak yeterli olacaktır.

Özellikle iÅŸ yerindeki sorunlar söz konusu olduÄŸunda, iliÅŸki problemlerinin nereden kaynaklandığına bakmak gerekir. Sorunlar sistemden kaynaklanıyor olabilir. ÖrneÄŸin; gerekli prosedürler oluÅŸturulmamıştır, hedefler-roller tanımlanmamıştır, karar alma tarzı yanlıştır ya da iÅŸ akışları tıkanıyordur.

Bir kurumun talebi; yöneticilerine “ekip çalışması” ve “iletiÅŸim becerileri” eÄŸitimi aldırmaktı. Neden buna gereksinim olduÄŸunu anlamak için yapılan görüşmede çok farklı bir ihtiyacın olduÄŸu ortaya çıktı. Yöneticiler bir toplantı nasıl baÅŸlar, nasıl yürütülür bilmiyorlardı. Toplantıların gündemi yoktu. Toplantı notları tutulmuyordu. Kararlar yazılmıyordu. Kim neyi ne zaman yapacak belli deÄŸildi. Toplantılar saatlerce sürebiliyor, kırıcı tartışmalar olabiliyordu. Bir toplantı prosedürü geliÅŸtirilmezse, ne eÄŸitimi alınırsa alınsın bir ÅŸey deÄŸiÅŸmeyecekti.

Bir iÅŸ yerinde yaÅŸanan iliÅŸki sorunlarının en sık rastlanan nedeni; insanların birbirlerinin tarzını ve alışkanlıklarını dayanılmaz bulmalarıydı. Bizi de ÅŸimdilik ilgilendiren bu.

Problem Ne?

Bir iliÅŸki problemini aÅŸmak istiyorsak yapacağımız ilk iÅŸ, problemi net, davranış düzeyinde tanımlamamız gerekir. “Tembel, saygısız, saldırgan” gibi sıfatlar yerine hangi davranışı deÄŸiÅŸtirmek istiyorsak, onu tanımlayabiliriz. Tembel yerine: “İşleri zamanında bitirmeni bekliyorum.” denebilir. Saygısız yerine: “Ben konuÅŸurken benim sözümü kesmeden dinlemeni istiyorum.” denebilir. Saldırgan yerine: “Sesini yükseltmeden ve küfür etmeden konuÅŸ.” denebilir.

Problemi Çözmek İçin Bugüne Kadar Ne Yaptım? Yukarıda da belirttiğimiz gibi, eğer sorun kronik hale gelmişse mutlaka sorunu çözmek için bir şeyler yapmışımdır ve başarılı olamamışımdır. Aynı şeyi tekrar yaşamak istemiyorsam kendimi alıkoymam gerekir.

İşe Yaramayan Çözümler Yerine Ne Yapmalıyım? Yeni çözümün mutlaka farklı olması gerekir. Bazen ”Her ÅŸeyi denedim hiçbir iÅŸe yaramıyor.” deriz. Gerçekten de bir sürü farklı giriÅŸimlerde bulunuruz. Oysa farklı gibi gözüken giriÅŸimlerimiz aslında aynı mesajı veriyor olabilir. ÖrneÄŸin; iÅŸe geç gelen çalışanla önce konuÅŸmak, sonra hafif azarlamak, sonra gelmediÄŸi saatleri toplayıp izninden kesmek, sonra maaşından kesinti yapmak farklı giriÅŸimler gibi görünüyorsa da, aslında aynı mesajı vermektedir: DeÄŸiÅŸ.

Benzer İçerikler :

Egzersiz ve Depresyon - II

Geçen yazımızda, egzersiz ve depresyon ilişkisini ele almış; depresyona, depresyondaki kişinin beyninde gerçekleşen değişikliklere ve ilaç ile egzersizin ...

Aldatma ve İhanet 3: Terapiye Yansıyanlar

Geçen hafta aldatılan kişinin neler yaşadığından, neden aldattığından, terapiye yansıdığı kadarıyla kimlerin aldattığından söz etmiştik. Aldatmadan ...

Çarşının Kuralları

Diyelim eÅŸimizle gece “güzel bir seks yaptık” ve arkasından da bebekler gibi uykumuzu aldık. Sabah bombalar gibi kalktık, hazırlandık ve çıkmadan...

Zihin Ve Beden İlişkisi

Geçtiğimiz haftalarda, doğanın (genetik) ve yetişmenin (çevre) insan yaşamı üzerindeki göreceli belirleyiciliğine dair felsefi tartışmayı ele almış, bu...

İlginizi Çekebilir :

Yemekle Kavga: Düşman Kim? - 3

Geçen hafta, çevremiz ve uyarıcıların yeme davranışımızı, yani neyi ne kadar yediğimizi büyük ölçüde belirlediğinden söz etmiştik. Bu veriye dayanarak, Brian ...

İyi Yönlerim Beni İyi Bir Lider Yapar mı?

Birkaç haftadır sizinle Gallup’un liderlikle ilgili olarak yaptığı geniÅŸ kapsamlı bir araÅŸtırmayı özetlemeye çalışıyorum: 1. Yüksek performans...

Yemekle Kavga: Düşman Kim?

Bayağı bir aylar önce “neden kilo alırız ve neden veremeyiz, verirsek de neden geri alırız” üzerine bir dizi yazı yazdım. Bu yazılarda ağırlıklı ...

Yetkinlikler Meselesi 5

Geçen hafta, “Yetkinlikler Meselesi” ile ilgili olarak yanlış anlaşılan bir kaç noktayı netliÄŸe kavuÅŸturmaya çalışmıştık. Parantezi kapayÄ...