Döngüleri Kırmak 2
Geçen hafta, nerede kronik hale gelmiş, aşılamamış bir sorun varsa orada sorunu aşmak için bulduğumuz çözümün ya da çarenin kendisinin sorun haline geldiğini ve kısır bir döngü oluşturduğunu görebiliriz demiştik. İşe yaramayan ama makul ve sağduyulu bir çözüm getirir de, değişim sağlanamayınca işe yaramayan çareyi sürdürürsek, oluşturduğumuz döngüyü sonsuza dek döndürebiliriz.
Bu noktada, “Döngüleri nasıl oluÅŸtururuz ve nasıl kırabiliriz?” diye sorabiliriz. Ama daha önce birkaç soruyu cevaplamamız gerekecek.
İnsanlarla yaÅŸadığımız sorunlar söz konusu olduÄŸunda, insanların karakterinin, kiÅŸiliÄŸinin deÄŸiÅŸemeyeceÄŸini söyler, durumun ümitsiz olduÄŸunu dile getiririz. Bu sorunun cevabı büyük ölçüde insanların deÄŸiÅŸmesinden ne anladığımızda yatar. EÄŸer insanın deÄŸiÅŸmesinden kiÅŸiliÄŸinin ya da karakterinin deÄŸiÅŸmesini anlıyorsak, evet bu “zor bir projedir” diyebiliriz. Çünkü “kiÅŸilik” ya da “karakter” tanımına baktığımızda, “zaman içinde ve deÄŸiÅŸik konumlarda aynılığını koruyan, yani deÄŸiÅŸmeden kalan özelliklerimizden” söz edildiÄŸini görürüz. ÖrneÄŸin; ben içedönüksem, 10 yaşında da içedönüğümdür 50 yaşında da. İşyerimde içedönüksem, arkadaÅŸlarımla birlikteyken de içe dönüğümdür. Üslup ve tarz deÄŸiÅŸebilir ama yine bana “içedönük” denir.
İlişkilerde sorun yaşadığımızda, değişmesini bekleyeceğimiz şey kişilik ya da karakter değil, davranışlardır. Karşımızdaki kişinin değişmesini değil, davranışlarının değişmesini beklemeliyiz. Yani soruyu şöyle sorarsak yaşam daha kolaylaşır:
1. Davranışları yönlendirebiliyor muyuz?
2. İstediğimiz gibi davranmalarını sağlayabiliyor muyuz?
Bunu yapabildiğimizi çok iyi biliriz. Eğer bir tereddüdümüz varsa, günlük yaşamımıza bakmak yeterli olacaktır.
Özellikle iş yerindeki sorunlar söz konusu olduğunda, ilişki problemlerinin nereden kaynaklandığına bakmak gerekir. Sorunlar sistemden kaynaklanıyor olabilir. Örneğin; gerekli prosedürler oluşturulmamıştır, hedefler-roller tanımlanmamıştır, karar alma tarzı yanlıştır ya da iş akışları tıkanıyordur.
Bir kurumun talebi; yöneticilerine “ekip çalışması” ve “iletiÅŸim becerileri” eÄŸitimi aldırmaktı. Neden buna gereksinim olduÄŸunu anlamak için yapılan görüşmede çok farklı bir ihtiyacın olduÄŸu ortaya çıktı. Yöneticiler bir toplantı nasıl baÅŸlar, nasıl yürütülür bilmiyorlardı. Toplantıların gündemi yoktu. Toplantı notları tutulmuyordu. Kararlar yazılmıyordu. Kim neyi ne zaman yapacak belli deÄŸildi. Toplantılar saatlerce sürebiliyor, kırıcı tartışmalar olabiliyordu. Bir toplantı prosedürü geliÅŸtirilmezse, ne eÄŸitimi alınırsa alınsın bir ÅŸey deÄŸiÅŸmeyecekti.
Bir iş yerinde yaşanan ilişki sorunlarının en sık rastlanan nedeni; insanların birbirlerinin tarzını ve alışkanlıklarını dayanılmaz bulmalarıydı. Bizi de şimdilik ilgilendiren bu.
Problem Ne?
Bir iliÅŸki problemini aÅŸmak istiyorsak yapacağımız ilk iÅŸ, problemi net, davranış düzeyinde tanımlamamız gerekir. “Tembel, saygısız, saldırgan” gibi sıfatlar yerine hangi davranışı deÄŸiÅŸtirmek istiyorsak, onu tanımlayabiliriz. Tembel yerine: “İşleri zamanında bitirmeni bekliyorum.” denebilir. Saygısız yerine: “Ben konuÅŸurken benim sözümü kesmeden dinlemeni istiyorum.” denebilir. Saldırgan yerine: “Sesini yükseltmeden ve küfür etmeden konuÅŸ.” denebilir.
Problemi Çözmek İçin Bugüne Kadar Ne Yaptım? Yukarıda da belirttiğimiz gibi, eğer sorun kronik hale gelmişse mutlaka sorunu çözmek için bir şeyler yapmışımdır ve başarılı olamamışımdır. Aynı şeyi tekrar yaşamak istemiyorsam kendimi alıkoymam gerekir.
İşe Yaramayan Çözümler Yerine Ne Yapmalıyım? Yeni çözümün mutlaka farklı olması gerekir. Bazen ”Her ÅŸeyi denedim hiçbir iÅŸe yaramıyor.” deriz. Gerçekten de bir sürü farklı giriÅŸimlerde bulunuruz. Oysa farklı gibi gözüken giriÅŸimlerimiz aslında aynı mesajı veriyor olabilir. ÖrneÄŸin; iÅŸe geç gelen çalışanla önce konuÅŸmak, sonra hafif azarlamak, sonra gelmediÄŸi saatleri toplayıp izninden kesmek, sonra maaşından kesinti yapmak farklı giriÅŸimler gibi görünüyorsa da, aslında aynı mesajı vermektedir: DeÄŸiÅŸ.
Benzer İçerikler :
Geçen haftaki yazımızda geleneksel ekonominin genellemeleriyle insanı standardize ettiÄŸinden ve “öngörülebilir” varsaydığından, bu yaklaşıma meydan ...
Geçen hafta yanına yaklaşılmaması, daha doğrusu uzak durulması gereken kadın ve erkeklerden söz etmiştik. Aslında daha önce yayınlanmış bir yazıydı. Ama ...
Geçen hafta tüm kültürlerde ortak, evrensel duygu ve davranış özelliklerinden söz edebilir miyiz diye sorduk. Bu soru önemliydi çünkü eÄŸer insan davranışınÄ...
Son iki haftadır, insana dair çok tartışılan"doğa mı (genetik mi) yoksa yetiştirilme mi (çevre mi)?"sorusundan bahsediyor ve bu meşhur soruya bir...
İlginizi Çekebilir :
Her yıl, psikoloji alanında çok çeşitli bilimsel çalışmalar yapılıyor; bazıları, öngörülerimizi destekliyor, bazıları ise ters düz ediyor. Sürekli, insana dair ...
Kimimize, belki de birçoğumuza göre, iş, yalnızca hayatı sürdürebilmek için üstlenilen bir mecburiyet; zevkten yoksun bırakan bir vazife; omuzlarda daimi bir...
Haftalar boyu sizlerle müeddep, yani edepli, yani terbiyeli ve makul gözüken insanların dahi mantıklarının nasıl şaştığını paylaştım. Artık meseleyi noktaladım ...
Genellikle sorulur: Nasıl oluyor da bir Hizbullah üyesi evinin bodrumunda bir insanı işkenceyle öldürüp, parçalara ayırıp gömüyor, sonra da, hiç bir şe...