Aile hayatı tahrip ediliyor
Türkiye’deki artan boşanmaları değerlendiren uzmanlar; şehir hayatının, teknolojinin, sosyal medya alışkanlığının ve televizyon dizilerinin aile hayatını büyük ölçüde tahrip ettiğini söyledi.
Türkiye İstatistik Kurumu, son yıllarda boşanmaların yüzde 4.5 oranında arttığını açıkladı. Arıklamanın ardından 4 siyasî partiden de konuyla ilgili önergeler TBMM gündemine taşındı ve boşanmaların araştırılması için bir komisyon kuruldu. Milliyetten Burcu Ünal’ın haberine göre, boşanma oranı ABD’de ortalama yüzde 50, Avrupa’da yüzde 40. Türkiye’de ise yaklaşık yüzde 15. Uzmanlara göre ‘şehirleşme, teknolojik gelişmeler, sosyal medya ve diziler” boşanmayı arttıran sebepler arasında yer alıyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurucusu Uzman Psikolog Emre Konuk Türkiye’de boşanma oranlarında bir patlama yaşanmadığını, artışın yavaş, ama emin adımlarla gerçekleşti görüşünde. Eskiden çocuk bakımı, eğitimi gibi konuların tamamıyla ailenin kontrolünde olduğunu belirten Konuk, değişen zaman içerisinde bu görevlerin aile dışında örgütlenmiş kişi ve kurumlarca karşılanmaya başladığını söyledi. Ailenin sosyolojik açıdan fonksiyonunun giderek azaldığını dile getiren Konuk, “Bu sürece en önemli katıcı kadının iş gücüne katılımı, refah düzeyinin artması ve şehirleşmenin yaygınlaşması oldu. Metropollerde yaşayanlar için ekonomik zorluklar, işsizlik, çocukların ihtiyaçlarının karşılanamaması, ergenlerin düzgün eğitim alamaması aile sorunlarına zemin hazırlıyor.” diye konuştu.
TV Dizileri Olumsuz Etkiliyor
Aile Hukuku Uzmanı Avukat Gözde Egemen ise, boşanmalardaki artışın sebebini, menfi hayat tarzını özendiren dizilere bağlıyor. Egemen, TV dizileri ile fizikî şiddetin, eşlerin birbirini aldatmasının normalleştirildiğini dile getirerek, büyük şehirlerdeki hayat şartlarının da bireyi strese soktuğunu, bu sebeple tahammülsüzleşen eşlerin birbirlerini ihmal ettiğini bunun da boşanmalara sebep olduğunu söyledi.
Evlilik ve Çift Terapisti Özge Altan Aytun da, eşlerin birbirine yeterince vakit ayıramadığı görüşünde. Teknolojik aletlerin hızla hayatımıza girdiğini belirten Aytun, “Beraber geçirilen kaliteli zamanlar ortadan kalktı. Sosyal medyada herkesin başka bir gündemi var. Bir de çocuk olduğunda, eşlerin birbirine zaman ayırması iyice imkânsız hale geliyor.
Bunların sonucunda duygusal kopukluk yaşanıyor ve ilişkiden tatmin olunamıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Yeni Asya / 14.12.2015
Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
Türkiye'de internet kullanıcılarının yüzde 90'ının Facebook hesabı var. Psikologlara göre, beğenilme ihtiyacı, sosyalleşme gereksinimi, yalnızlık, ...
Artık hem dünya çocuk edebiyatında, hem de Türkiye'de mesaj kaygısız çocuk kitapları yazılıyor, okunuyor. Kitaba kutsal muamelesi yapmak da yok. Kitap...
Üniversite Adaylarının 'Fedakârlık Sınırları' Ne Olmalı? Üniversite sınavına hazırlanma süreci öğrenciler ve aileleri için strese yo...
İş aramak, yeni mezunlar için zorlu bir süreç. Peki, iş aramaya başlayan bir yeni mezun nelere dikkat etmeli? İşte özgüveni kaybetmeden ve ümitsizliğe...
İlginizi Çekebilir :
İlk Regli Anlatın Ergenlikle birlikte her iki cinsiyette de cinsel organlarda değişim ve kıllanma gözlenir. Kızlarda göğüslerde, erkeklerde ise sest...
Ölüm, çocuklar için gizemli bir kavram. Birçok aile bu konuyu çocuklarına nasıl anlatacağı konusunda kafa karışıklığı yaşıyor ve ölüm konusunu öteliyor. Peki ...
Her türlü bilgi ve görsel aktarımın bu kadar kuvvetli olduğu bir dünyada, çocukları olumsuz etkilerden korumak için neler yapmalıyız? Onları daha dayanıklı, ...
Hatırlıyorum da çocukken bayramlar daha bir heyecanlı olurdu. Evdeki bayram telaşı en az bir hafta önceden başlardı. Bayram alışverişine çıkmak beni çok mutlu ...









