Basında Dbe

Çocuklara gündemi nasıl anlatmalı?

Çocuklara gündemi nasıl anlatmalı?

Onlar da Neler Olduğunu Merak Ediyor

Geçtiğimiz hafta Aylan Kurdi’nin sahile vurmuş cansız bedeniyle ilgili haberleri okurken aynı yaşlarda bir erkek çocuğuna sahip olmanın da verdiği duygusallıkla ağladım ve oğlum bu durumu gördü. Cep telefonumun ekranına bakıp “Anne bu çocuk yatağında uyumuyor diye mi ağladın?” diye sordu. Ne cevap vereceğimi bilemedim.

Son günlerde ülkemizde yaşanan terör olayları ve sık sık aldığımız şehit haberlerinden dolayı milletçe üzüntümüz büyük. Haberleri izlerken arkadaşımın 7 yaşındaki oğlu Mert; “Filmlerde hep iyi adamlar kazanıyor, kahraman oluyor. Askerler de iyi adamlar ama neden ölüyorlar?” diye sordu annesine. Öylece bakakaldık, cevap veremedik.

Soru Sormasını Bekleyin

Çocuklarımız televizyon ya da internetten gündem hakkında doğru-yanlış pek çok bilgiyi öğreniyorlar. Yeri geliyor onların yanlarında biz gündemle ilgili görüşlerimizi paylaşıyoruz. Peki çocuklarımıza son günlerde yaşanan üzücü olayları nasıl ve ne kadar anlatmalıyız?

Uzman Klinik Psikolog Burcu Gencer terör, şehit, ölüm, mülteci gibi zor kavramları çocuklara açıklarken çocukların yaşını, gelişim seviyesini, kişilik özelliklerini ve konuyla ilgili önceki deneyimlerini göz önünde bulundurmak gerektiğini söylüyor: “Çocukların olaylara bakış açıları yetişkinlerden farklıdır. Yaşanan kötü olaylara rağmen insanların düzelebileceğini, hayatın bir şekilde yeniden yoluna gireceğini anlamak bazen bizim için bile çok zorken, onlar için oldukça kafa karıştırıcıdır.”

Gencer hazır olmadıklarında konuşmak onları daha kötü etkileyebileceğinden bu konulardan söz etmek için bize soru sormalarını beklememizi öneriyor. Gencer’e göre çocuğumuz bu kavramları bize sorduğunda yapmamız gereken ilk şey onun konuyla ilgili ne bildiğini öğrenmek. Konuşmakta zorlanıyorsa, bildiklerinin resmini yapmasını isteyerek resim üzerinden konuşabilirsiniz.

Kavramlar oldukça soyut ve açıklaması zor olduğundan, çok detaylı bilgi vermenin özellikle 7 yaşın altındaki bir çocuğun kafasını karıştıracağını belirten Gencer, onun bildiklerinden başlayarak genel tanımlarla açıklamaya çalışmamızı, politika, ırk veya din gibi soyut kavramlardan ziyade, “evinden uzakta yaşamak zorunda olan insanlar, öfkelenip yanlış şeyler yapan kişiler” gibi ifadeler kullanmayı, çocuğumuzun hayatında olan somut kavramlarla ilişkilendirmeyi seçmemizi öneriyor.

Haberleri Çocuğunuzun Yanında İzlemeyin

Çocukların haberleri izleyip izlememesi konusunda ise Gencer, haberlerin görüntü ve içerik olarak çocuklara uygun olmadığını, çocuklar etraftayken haberlerin izlenmemesini tavsiye ediyor. Ardından sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ama bazı haberleri etraftan yalan yanlış bilgilerle öğreneceklerine, hassasiyetlerine özen gösterecek yetişkinlerle konuşabilmeleri çok daha az yıpratıcı olacaktır. Evde bu konuları konuşmaya uygun, güvenli ve rahat bir ortam yaratmaya önem verin. Bunun yolu konuşmaya bol bol vakit ayırmaktan, kendi duygularınızdan bahsederek model olmaktan ve sorduğu sorulara cevapları geçiştirmemekten geçer. Böylece, o sırada sorusu olmasa bile aklına takılanları size sorabileceğini bilir. Olayları duyup duymadığını sorarak, bu konuda merak ettiği şeyleri konuşabileceğinizi ona hatırlatın.”

Uzman Psikolog Şeyda Özdalga ise zarar gören kişi, ailesi, olaya tanık olanlar ya da yardım eden kişiler yanında televizyon izleyerek olayla özdeşleşme kuran kişilerin de travmatize olabileceğini belirtiyor. Bu nedenle bu tarz yayınların çocukların yanında izlenmemesi ve yorumların onların yanında yapılmaması gerektiğini söyleyen Özdalga, çocukların haberleri çevreden duymaları halinde ise onların sözlü ve sözsüz mesajlarını almaya çalışmamızı, fiziksel yakınlık kurularak güven vermemizi ve normal yaşam rutini içinde olmaya devam etmemizi öneriyor.

Üzüntünüzü Paylaşın

Gözlemlediğim kadarıyla, gündemle ilgili soruları ne olursa olsun çocukların asıl kaygılandıkları kendilerinin ve yakınlarının tehlikede olup olmadığı. Olayların detaylarını paylaşmaktansa çocuklarımızda yarattığı endişeye odaklanmamızı söylüyor Gencer: “Kısa ve benzer cevapları tekrarlamak, henüz sormadığı konularda aşırı bilgi vermemeye özen göstermek, fiziksel teması artırmak, rahatlatıcı konuşmalar yapmak, çocukların güven algısını pekiştiren rutinlerine sahip çıkmak ve hayatta olan diğer iyi olayları vurgulamak bu süreci biraz daha çabuk atlatmalarına yardım edebilir.”

Özdalga çocukların travmatik olaylardan etkilendiklerinde içe kapanma, tedirginlik, öfke, uyku sorunları (kabus, uyuyamama, karanlık korkusu) gibi davranışlar gösterebileceğini, kaygı ve korkularını paylaşabileceklerini vurguluyor. Bu durumda, yaşanan olaylar karşısında yetişkinlerin özellikle duygularını saklamamaları gerektiğini söyleyen Özdalga duyguları bastırmanın, çocukların da duygusal tepkilerini bastırmasına ya da duyarsız kalmalarına sebep olabileceğini belirtiyor. Bu nedenle, abartılı tepkiler vermeden, toplumsal olaylardan duyduğumuz üzüntüyü çocuklarımızla da paylaşabilmeliyiz.

Doğru Bilgi Vermelisiniz

Eğer hayati tehlike olan bir durum söz konusuysa aile ve yakınların stres ve üzüntü yaşaması normaldir. Psikolog Şeyde Özdalga bu durumda olumsuz duyguları yaratan olumsuz düşüncelere karşı kanıtlar bulunmasını, mevcut okul, iş ve gündelik rutinlerin devam ettirilmesini, sosyal destek alınmasını ve çocuğun duygularını ifade etmesinin sağlanmasını öneriyor. Çocuğa teminat vermenin, ilgili yakını için “ölmeyecek” demenin doğru olmadığını vurgulayan Özdalga, çocuğa bu kişinin şu anda sağ ve iyi olduğu, bulunduğu yerin güvenli olduğu gibi doğru bilgiler verilmesi gerektiğini vurguluyor.

Milliyet Cumartesi / 12.09.2015

Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.

Benzer İçerikler :

Dikkat! Reklamlar Bebeğinizi Yorar…

Birçok ebeveynden duyarız, “Bebeğim televizyonda en çok reklamları izlemeyi seviyor” diye. Reklamlar çıkınca, bebek anında ekrana kilitlenir ve ...

Modern Çağın Vebası Depresyon

Uzmanlara göre, hastalıkla başa çıkmak için ilk önce kişilerin durumu kabullenip, tedaviye direnmekten vazgeçmesi gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün son ...

İlişkinin Sürprizi O'nun Arkadaşları

İlişkiye başlarken aldığımız sevgili paketinin içinde karşımızdaki kişinin geçmişte kurduğu ve bugüne dek getirdiği arkadaşlıkları da yer alıyor. Bunun bir ...

Bağlılığın Zirvesinde Neler Vardı?

Çalışanlarını Kaçırmak İsteyen Yöneticiler İçin Eşsiz Tavsiyeler DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Endüstri ve Örgüt Psikoloğu Burcu Çanacık, zirvede...

İlginizi Çekebilir :

DBE'den Yeni İşbirliği

Davranış Bilimleri Enstitüsü (DBE), yöntemi, felsefesi ve iş modeliyle fark yaratan, İngiltere merkezli liderlik gelişim markası The Forton Group ile ...

Çocuklara gündemi nasıl anlatmalı?

Onlar da Neler Olduğunu Merak Ediyor Geçtiğimiz hafta Aylan Kurdi’nin sahile vurmuş cansız bedeniyle ilgili haberleri okurken aynı yaşlarda bir erkek...

Neden Boşanıyoruz?

Uzmanlara ‘Neden boşanıyoruz’ diye sorduk. İşte evliliklerin yürümemesinin sosyolojik ve psikolojik nedenleri: ‘Boşanmalar Yavaş Ama Emin ...

Başarının Temelindeki En Baba Faktör

Başarının Temelindeki En Baba Faktör Bilim kanıtladı: Okul hayatında baba desteği anneninkinden daha etkili! İlgili babaların çocuklarının matematik zekâsı ...