Çocuklarımla bu saldırıları konuşmalı mıyım?
TIME dergisi Child Mind Institute baÅŸkanı Harold Koplewicz ile bir röportaj yaptı. Koplewicz, olayların en başından itibaren dürüst davranmanın izlenmesi gereken en iyi yol olduÄŸunu belirtiyor. “YaÅŸananları çocuÄŸunuza anlatmayı ertelemeyin. ÇocuÄŸunuzun olanları bir ÅŸekilde duyacak olması çok olası bir durum ve bunu sizden duyması en iyisi. Böylece çocuÄŸunuzun sorularını cevaplayabilir, gerçek bilgileri iletebilir ve konuÅŸmanın duygusal tonunu ayarlayabilirsiniz,”. Fakat Koplewicz, beÅŸ yaşından daha küçük çocukların gerçekler ile korkuları birbirine karıştırabileceÄŸi konusunda aileleri uyarıyor. BeÅŸ yaşından küçük çocukların haberlere eriÅŸimini kısıtlamayı ve ne söylemek ve nasıl söylemek gerektiÄŸine dikkat etmeyi öneriyor.
Çocuklara Öğrenmek İstediklerinden Daha Fazla Bilgi Vermeyin
Koplewicz çocuklar ile saldırı olaylarını konuÅŸmanın en önemli unsurlarından birini, ailelerin çocukların öğrenmek istediklerinden fazla bilgiyi vermek zorunda olmadıkları olduÄŸunu vurguluyor. Koplewicz’in bu söylediÄŸini, Amerika’nın Ulusal Çocuk Travmaları Ağı’nın (The National Child Traumatic Stress Network – NCTSN) aileler için yayınladığı kılavuz da doÄŸruluyor; “Çocukların soru sorabileceklerini ve kaygılarını ve duygularını dile getirebileceklerini bilmelerini saÄŸlayın. ÇocuÄŸunuzun sorduÄŸu yeni soruları yanıtlamaya ve çocuÄŸunuza bilgi ve destek saÄŸlamaya her zaman açık olun. Sorulan soruların cevaplarını bilmiyor olabilirsiniz ve bilmediÄŸinizi söylemekte de hiçbir sakınca yok,”. Uzmanlar, böyle karışık, duygusal olarak yoÄŸun ve müdahil olunan olaylar ile ilgili konuÅŸurken diyaloÄŸu çocukların liderliÄŸinde gerçekleÅŸtirmeyi tavsiye ediyor. Bunu yapmak ise ailelere olayları çocukların anlayabileceÄŸi dilden anlatma imkanı saÄŸlıyor, aynı zamanda da çocuÄŸun bilgiye olan ihtiyacına saygı duyulmasına olanak veriyor.
Sessiz Kalmak Olayın Konuşulmayacak Kadar Korkunç Bir Olay Olduğu İzlenimini Verir
NCTSN aynı zamanda, karşılık olarak çocuklar hemen ilgi göstermeseler bile ailelerin bombalamalar ile ilgili çocuklarıyla konuÅŸmalarını teÅŸvik ediyor. Kılavuz diyor ki, “Sessiz kalmak olayın konuÅŸulmayacak kadar korkunç bir olay olduÄŸu izlenimini verir,”. Sosyal medyanın da ne kadar hayatlarımıza yakın olduÄŸu ve ne kadar bereketli bir mecra olduÄŸu hesaba katıldığında NCTSN, çocukların ve gençlerin yüksek ihtimalle neler olduÄŸunu duyacağını vurguluyor. Kaliforniya Üniversitesi’nin merkezi olduÄŸu Ulusal Çocuklar Travmaları Merkezi profesörü Melissa Brymer ortaokul çağında olan çocukların eÄŸer akıllı telefonlara eriÅŸimi varsa ve internette zaman geçiriyorlarsa ailelerin çocukları ile neler olduÄŸu ve nasıl olduÄŸu konusunda konuÅŸmasının önemli olduÄŸunu çünkü bu zamanda akıllı telefon uygulamaları ve bildirimleri ile baÅŸ etmenin zor olduÄŸunu söylüyor.
Nctsn Kılavuzu Neler Öneriyor?
Ulusal Çocuk Travmaları Ağı’nın (The National Child Traumatic Stress Network – NCTSN) Orlando katliamından hemen sonra aileler için oluÅŸturduÄŸu kılavuzda, bu gibi travmatik olaylarda ailelerin nasıl hareket etmeleri ile ilgili tavsiyelerde bulunuyor.
Kendim İçin Neler Yapabilirim?
- Kendinize dikkat edin. Bol bol su için, düzenli yemek yiyin, uykunuzu alın ve egzersiz yapın.
- Birbirinize yardım edin. Akrabalarınız, arkadaşlarınız veya komşularınızla konuşun ve birbirinize destek olun.
- Hayati kararlarınızı bu dönemde almayın. Hayatınıza yön verecek önem derecesindeki kararları almaktan kaçının.
- Kendinizi dinlendirin. Dinlenmek için kendinize zaman ayırın ve bu dönemde sevdiğiniz şeyleri yapın.
Çocuğum İçin Neler Yapabilirim?
- Çocuğunuzla konuşun. Sorular sorabileceğini ve duygularını rahatça ifade edebileceğini bilmesini sağlayın.
- Bu konuşmalar için vakit ayırın. Yemek yerken ya da ailecek otururken geçirdiğiniz zamanları bu konuşmalara ayırabilirsiniz.
- Çocuğunuzun kendisine bakmalarını sağlayın. Yeterince su içmesine, yemek yemesine, dinlenmesine ve egzersiz yapmasına yardımcı olun.
- Çocuğunuzun güvende hissetmesini sağlayın. Çocuğunuzla güvenlikle ile ilgili kaygılarını ve düşüncelerini konuşun.
- Beklentileri ya da “kuralları” koruyun. Aile içerisinde, eve geliÅŸ saatleri, arkadaÅŸları ile oynarken sizi haberdar etmesi, ödevlerini yapması gibi her zaman takip ettiÄŸiniz kuralları uygulamaya devam edin.
- Medyaya ne kadar az erişirse o kadar iyi. Çocuğunuz yaşanan olaylara ait görüntüleri ve sesleri ne kadar az görür ve duyarsa o kadar iyi olur.
- Yaşananlardan sonra çocuğunuzun tepkilerinde farklılıklar gözlemleyebilirsiniz. Daha konsantrasyon eksikliği, sinirlilik hali, telaşlı olma vb. tepkiler gözlemleyebilirsiniz. Bu tepkiler haftalar içerisinde azalarak normale dönecektir.
- Çocuğunuz için pozitif bir rol model olun. Kendi duygu ve düşüncelerini çocuğunuzun anlayacağı bir dilden ona anlatın. Üzgün olduğunuzu, yaşananların trajik olduğunu ve kaygılarınızı çocuğunuza anlatabilirsiniz. Fakat böyle durumlar ile nasıl başa çıkılabileceğinden ve bunların nasıl geçeceğinden de mutlaka bahsedin.
- Sabırlı olun. Böyle zamanlarda çocuklar davranışlarında sıkıntılar yaşayabilirler. Dile getirmeseler bile bu zamanlarda kendileri için bir rehberliğe ve desteğe ihtiyaç duyarlar. Bu durumlarda çocuğunuza ekstra sabır, şefkat ve sevgi gösterebilirsiniz.
- Çocuğunuzun davranışları eğer uzun zaman içerisinde normale dönmezse mutlaka ekstra yardım alın.
NCTSN kılavuzuna ulaşmak için tıklayınız.
Romper, NCTSN
Benzer İçerikler :
Öfke; çocuklarda zaman zaman kabul edilebilir olarak görülen ve çocukları alarma geçiren bir duygu olarak bilinir. Çocuklarda öfke, kendilerinin yanlıÅ...
Ergenlik dönemi 11-12 yaşında baÅŸlayan ve 20’li yaÅŸlara kadar devam eden bir süreçtir. Bazen ebeveynler bu dönemde çocuklarını anlamakta zorluk...
Hiç şüphe yok ki, büyüme sürecindeki insanın, yaşadığı zamandan olabildiğince faydalanması önemlidir ancak, çocuklara gelecek hakkında ve gelecekte neler ...
Ergenlik Nedir? Ergenlik dönemi çocukluk ve yetişkinlik dönemleri arasında geçişi işaret etmektedir. Ergenlik dönemindeki bireyler fiziksel, zihinsel, ...
İlginizi Çekebilir :
Çocukların sosyal, duygusal ve biliÅŸsel geliÅŸimlerinde “oyun”un rolünden ve onlarla nasıl oyun oynamak gerektiÄŸinden söz etmiÅŸtik. Oyun oynarken...
Birçok aile için, anaokuluna alışma süreci sancılı bir dönemdir. Özellikle veda zamanı geldiğinde bir çocuğun gözyaşları içinde annesinin ya da babasının...
Her bebek kendine özgü kalıtımsal ve fizyolojik özellikler ile dünyaya gelir. Bunun yanı sıra, erken dönemdeki deneyimler sağlıklı bir sosyo-duygusal gelişim...
Ceza gerekli ve işlevsel bir uygulama mıdır? Çocuğumuzun beğenmediğimiz, onaylamadığımız davranışını değiştirmesine yardımcı olmak, ona yol göstermek, yeni ...