Öğretmen, Öğrenci İlişkisinin Kalitesi Başarıyı Etkiliyor

Öğretmen, Öğrenci İlişkisinin Kalitesi Başarıyı Etkiliyor

Ülkemizde her yıl 24 Kasım, Öğretmenler Günü olarak kutlanıyor. Öğretmenler; insanları eğitmek, öğretmek rehberlik etmek, her konuda yön vermek ve yaşama hazırlamak gibi pek çok konuda destek sağlıyor. Öğrenciler ise zamanlarının büyük bir çoğunluğunu okulda öğretmenleri ile geçiriyor. Peki, öğretmen-öğrenci ilişkisinin önemi nedir? Aralarında kurulan olumlu bağın öğrenci üzerindeki etkileri nelerdir? Bu konuda yapılan araştırmalar neler söylüyor? DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Gülşah Ergin, öğretmen-öğrenci ilişkisinin çocukların sosyal ve eğitim hayatındaki gelişimlerine etkilerini açıklıyor.

Atatürk'ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından beri ülkemizde her yıl Öğretmenler Günü olarak kutlanıyor. Öğretmenler Günü’nde, öğretmenlerin insanların gelişiminde oynadıkları rollerin önemi bir kez daha açığa çıkıyor. Öğrenciler ve öğretmenler arasında sağlıklı bir ilişkinin kurulması, öğrencilerin okul hayatları boyunca devam eden sosyal gelişimlerini ve akademik başarılarını etkileyebiliyor.

Yapılan araştırmalar, özellikle ilköğretim dönemindeki öğretmen - öğrenci ilişkinin kalitesinin çocukların gelişiminde daha da önemli bir faktör olduğu belirtiliyor. Bu ilişkinin lise dönemindeki öğrenciler için ise okula devam etme istekleri üzerinde büyük etkisi olduğu bulunuyor. Araştırmalar, olumlu öğretmen-öğrenci ilişkisinin kurulduğu sınıflarda öğrencilerin daha aktif olduğu ve sınıf içerisinde daha uyumlu davrandıkları da ortaya koyuyor. Ayrıca bu öğrencilerin motivasyonunun diğer öğrencilere göre daha yüksek olduğu ve öğrenmeye daha istekli oldukları, daha iyi performans göstermeye çalıştıkları da görülüyor. Peki, Peki, öğretmen-öğrenci ilişkisinin önemi nedir? Aralarında kurulan olumlu bağın öğrencinin gelişimi üzerindeki etkileri nelerdir?

DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Gülşah Ergin, olumlu öğretmen - öğrenci ilişkisi ile bu ilişkinin çocukların sosyal ve eğitim hayatındaki gelişimlerine etkilerini açıklıyor: “Olumlu öğretmen-öğrenci ilişkisi yakınlığı, sıcaklığı, önemsemeyi ve desteği içerir. Yakın ve sıcak bir ilişkide öğretmen öğrencisine karşı şefkatle yaklaşır. Öğrencisinin ilgi, yetenek ve kişilik özelliklerini bilerek onunla olan iletişiminde bu kanalları etkin bir şekilde kullanır. Önemseyen bir ilişkide öğretmen öğrencisini dinler, öğrencisine yardıma ihtiyacı olup olmadığını sorar. Destekleyen bir ilişkide ise öğretmen öğrencisinin duygusal, gelişimsel ve akademik ihtiyaçlarını farkındadır ve bunları karşılamaya çalışır.”

Öğretmen-öğrenci ilişkisinin kalitesi, çocukların gelişimlerini etkiliyor

Ergin, “Olumlu bir ilişkinin olduğu sınıflarda öğrenciler öğretmenine güvenirler ve kendilerini güvende hissederler. Bu iki kavram da etkin bir öğrenme ortamının gerçekleşebilmesi için çok önemlidir. Öğretmenine güvenmeyen bir öğrenci, kendini ifade etmekte zorlanabilir, soru sormaktan çekinebilir. Sınıf ortamında kendini güvende hissetmeyen bir öğrenci ise öğrenme ortamını keşfetmekten, öğretmeniyle ve arkadaşlarıyla iletişime geçmekten uzak durabilir, derse dikkatini vermekte zorlanabilir” dedi.

Olumlu öğretmen - öğrenci ilişkisi

Olumlu öğretmen - öğrenci ilişkisinin öğrencilerine kazandırdıklarının altını çizen Ergin, “Öğrencileriyle olumlu ilişki kuran öğretmenler, öğrencilerinin yapamadıklarından ziyade yapabildiklerine odaklanırlar. Bu da öğrencilere kabul edildikleri duygusunu yaşatır. Sınıf içerisinde öğretmeni tarafından kabul edildiğini gören ve bunu hisseden öğrenci, hem kendisi hem de arkadaşlarıyla ilgili olumlu bir algıya sahip olur. Bu da sınıf içerisinde olumlu bir iklim yaratır. Özellikle anaokulu ve ilköğretim dönemleri öğrencilerin kendileriyle ilgili düşüncelerinin oluştuğu dönemler olarak kabul edildiğinden onların bu dönemlerde olumlu yaşantılar deneyimlemeleri çok önemlidir. Durum böyle olduğunda öğrenciler, girişimci ve başarılı olma duygularını yaşar ve kendileri hakkında “yapabilirim”, “başarabilirim”, “becerebilirim” düşüncelerini geliştirirler. Bir öğrencinin kendisi hakkında bu tür olumlu düşüncelere sahip olması, onu tüm öğrenim ve çalışma hayatı boyunca çok daha başarılı kılar” dedi.

Benzer İçerikler :

Ebeveyn, Çocuk ve Deprem

Depremin etkilerini en yoğun biçimde yaşadığımız şu günlerde, ebeveynlerin en temel endişesi kendilerini ve çocuklarını olası bir depreme veya doğal afete...

Bir Bebek Doğduğunda Bir de Baba Doğar!

Bebek gebelikle birlikte annenin rahminde, babanın da kalbinde büyümeye başlar. Doğum, bebekle birlikte pek çok şeye gebedir.  Anne ve baba bir ekip ...

DUYGULAR ÇOCUKLARA NASIL ÖĞRETİLİR?

Çocuklara duygularını tanımlayabilmeyi ve yönetmeyi öğretmek, en temelde onlara yaşadıkları herhangi bir duygunun gayet normal olduğunu gösterir ve bu onlar...

Bu Anneler Gününde Çocuğunuza Nasıl Bir Anne Hediye Etmek İstersiniz?

Her bireyin evlat olarak yola başladığı hayat yolculuğu kimilerimiz için ebeveynliği de deneyimlediğimiz bir sürece eviriliyor. Anne olmak birçok olgu ve ...

İlginizi Çekebilir :

Ebeveyn, Çocuk ve Deprem

Depremin etkilerini en yoğun biçimde yaşadığımız şu günlerde, ebeveynlerin en temel endişesi kendilerini ve çocuklarını olası bir depreme veya doğal afete...

Yetişkinlerin çocuklardan öğreneceği 6 ders

Bir çocuğun bir yetişkine her zaman öğretebileceği üç şey vardır; 1-Nedensiz yere mutlu olmak…  2-Her zaman meşgul olabilecek bir uğraş ...

Doğumdan Sonra Gelen Depresyon

Annelik Sevincini Gölgeleyen Mutsuzluk Bir çocuk doğmadan önce, hep aynı pembe gözlüklerle hayaller kuruluyor. Dünyanın en tatlı, en huzurlu, bakımı en ...

DEPREM VE ÇOCUK

Deprem özellikle çocuklar ve gençler için travmatik olabilir. Çocuklar, ani tehdit sona erdikten sonra tepkilerini nasıl yönetecekleri konusunda rehberlik için ...