Emre Konuk

Mutluluğun Yolları 3

Önce her zaman olduğu gibi bir özet yapalım.

  1. Mutlu kişiler mutsuzlara göre daha çok olumlu duygulara sahipler, yaptıkları şeylere kendilerini tümüyle veriyorlar ve yaptıkları şeylerin onlar için anlamlı olduğunu, yani daha büyük bir amaca hizmet ettiğini söylüyorlar.
  2. Olumlu duygular ve yaşantılar ömrü 10 yıl uzatıyor.
  3. Basit bir aferin çocukların matematik performansını %71 arttırıyor. Aferini esirgersek bu oran %5’de kalıyor.
  4. İyimserlerin enfeksiyonla savaşan T4 hücrelerinin sayısı daha fazla. İyimserler yılda 1’den daha az, kötümserler ise yılda 3.5 kere doktora gidiyorlar.
  5. Bir çiftin ilişkisinde 5 olumlu yaşantıya 1 olumsuz yaşantı yer alıyorsa o beraberlik sağlıklı ve uzun ömürlü oluyor. Bu oran 1’e 1 yaklaştığında evlilik boşanmanın eşiğinde demek oluyor. Olasılık %94. En azından Amerika’da böyle.
  6. Bu oran iş yerlerinde de geçerli. Olumlu-olumsuz iletişim 3’e 1 oranının üzerine çıktığında ekiplerin verimliliği anlamlı bir biçimde artıyor.

Olumlu duyguları ve yaşantıları arttırmak ve olumsuzları azaltmak için günlük yaşamımızda neler yapabiliriz, hangi stratejileri yaşama geçirebiliriz? Listemiz için yine araştırmalara başvuracağız.

  1. Elimizde reçetemiz ve normlarımız olduğuna göre işe nerden başlıyacağımız belli:Evde 5’e 1, işyerinde 3’e 1 kuralına uyabiliriz. Her olumsuz yaşantıya 5 olumlu yaşantı. Tüm cephelerde savaş vermek zor gelebilir. O zaman zorlandığımız birini seçebiliriz: Çocuğumuz, sevgilimiz ya da iş yerinde bir çalışma arkadaşımız. Alışkanlıkları değiştirmek dünyanın en kolay işi değildir. Özellikle birbirinin eteğinden çekiştirme kültürünün ağır bastığı canım vatanımızın bir ferdi olarak eminim zorlanacağız. İlk sonuçları almak için bir haftaya, alışkanlığı oturtmak içinse 2-4 haftaya ihtiyaç var. Yapacağımız şeyler aslında basit. İyi yaptığı ve onda hoşlandığımız şeyleri gördüğümüzü ve memnun olduğumuzu belirtmek.

  2. Olumlu duyguları insana en çok yakınları ve arkadaşları yaşatır. Çalışan bağlılığının yüksek olduğu iş gruplarında çalışanların “çok iyi arkadaşım, en iyi arkadaşım” dediği en az birinin olması boşuna değil. Mutlu insanların ortak özelliklerinden biri, iyi arkadaşlıklar ve dostluklar kurabilmeleri. Yeni ilişkiler kurabilmenin en kestirme yolu, daha başta kişilere olumlu duygular yaşatabilmektir. İş yerinde birileri güzel bir şey yaptığı zaman ilk farkeden siz olun. Arkadaşlarınıza ve yakınlarınıza zaman ayırın, destek olun, uğraşlarında yüreklendirin. İnsanlar iyi birşeyler işitmek istediklerinde sizi bulsunlar. İnsanlara hoşluk yapın. Bu, markette yükü ağır birine yardım da olabilir, yetenekli bir çocuğun eğitimine katkı da.

  3. Olumlu duygular bulaşıcıdır. Ama olumsuz duygular daha da bulaşıcıdır. Bu yüzden eteğinizden çeken, durmadan eleştiren, yaşadığı ülkeyi, şehri ve sizi beyenmeyen, kıskanan, iğneleyen, küçümseyen, veremeyen, alamayan ve değişmemekte direnen kişilerden uzak durun. Onlar olumsuz duygularımızı, yaralarımızı ve hasta yanımızı tetiklemekte uzmandırlar. 10 metreden daha fazla yakınınıza sokmayın. Bu insanlar yanlız dolaşamazlar. Onlarla gezmeyin, eğlenmeyin, evlenmeyin, çocuk yapmayın. Yalnız kalın, düz duvara bakın ama yanınıza yaklaştırmayın.

  4. Yaşamınızın bir döneminde size önemli katkıda bulunmuş kişileri bulun ve teşekkür edin, duygularınızı iletin. Yaşamıyorsa bir mektup yazın. Şimdi bir değerlendirme yapın: Mutluluk derecenize sıfırla 10 arasında bir puan verin. “10, çok mutluyum” “sıfır, çok mutsuzum” olsun. 15 gün boyunca yatmadan önce son 24 saate yaşadığınız ve “iyi ki varlar” diyebileceğiniz 5 olayı veya yaşantıyı yazın. Bunlar çukulatalı pasta, çocuğunuz, baharın gelişi, sizi seven kediniz olabilir. Yazmanıza yol neden olan durumları hatırlayın. Onbeş gün sonra mutluluk derecenize bir puan daha verin. Mutluluğunuz artmışsa devam edin.

  5. Geçmişle ilgili duygularımızın tümü olumlu ya da olumsuz anılarımızla ilgilidir. Teşekkür edebilmek bunun için önemlidir. Geçmişle ilgili olumlu anılarımızı tetikler. Kızgınlık, öfke, kırgınlık ve acıyla hatırladığımız olayları silmek, yaraları onarmak bir anlamda tarihimizi yeniden yazmak demektir ve de kolay bir proje değildir. Bu da apayrı bir yazı konusu.

  6. Stresten kaçamayız, uzak duramayız. Ama başetmeyi, üstesinden gelmeyi, duyarlılığımızı azaltmayı, dayanmayı öğrenebiliriz. Hatta ne kadar büyük olursa olsun yaşamın doğal bir parçası olduğunu bile düşünebiliriz. Dini inançları güçlü olanlar ve mistikler bu beceriyi üst sınırlara taşımış kişilerdir. Bu beceriler için ille de mistik olmak gerekmiyor. Laik söylemler de pekala oluşturulabilir: “Bu krizden güçlenerek çıkabiliriz, bu da geçer” gibi.

20.03.2005

Kaynaklar

  • Martin E. P. Seligman, Authentic Happiness, Free Press, 2002
  • Kim S. Cameron, Jane E. Dutton, Robert E. Quinn, Positive Organizational Scholarship, Barrett-Koehler Publications, Inc., 2003

Benzer İçerikler :

Yetkinlikler Meselesi 3

Geçen hafta bir soru sorduk: Bir insanı işe aldıktan sonra ne kadar değiştirebiliriz? Bu son derece kritik bir soruydu, çünkü bütün dünyada, yetkinlikleri...

İşim, Eşim ve Kişiliğim

Geçen hafta sizlerle Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde yaptığımız bir dizi araştırmanın sonuçlarını paylaşmaya başlamıştık. Bunlardan ilki şu soruya ...

Zihin Ve Beden İlişkisi - II

Geçtiğimiz hafta, genlerin kendiliğinden yaşamsal ifade bulamadığını vurgulayıp sahip olduğumuz türlü fiziksel, davranışsal yahut gelişimsel özelliğin,...

Değişim niye o kadar zordur? II

Çiftlerle uğraşırken, kimin değişebileceği kimin değişemeyeceği konusu seanslarda kader gibi eninde sonunda gündeme gelir: “Bu yaştan sonra bir insan...

İlginizi Çekebilir :

İlişkiler ve Mutluluk - 2

Geçen hafta sosyal bağlardan ve ilişkilerden beslenen mutluluktan söz ettik. Sosyal ilişkilerimizin alışkanlıklarımızdan sağlığımıza kadar ne ölçüde etkili ...

Krizi Yaşamak

Malum, kriz nedeniyle işten çıkarmalar giderek çoğalıyor. Yani bir sürü insan sabah işine geldiğinde işini kaybettiğini öğreniyor. Bu insanlara belli bir ...

Akıldışının Cazibesi - IV

Geçtiğimiz haftalarda sizleri, birçoğumuzun ısrarla kabul etmek istemediği irrasyonel tarafımızla yüzleşmeye davet etmiş; sanılanın aksine, akıldışının ...

Tükenmişlik Sendromu

Epey oluyor, büyük bir şirketler grubunda çok başarılı bir geçmişe sahip olan, üst düzey yönetici bir danışanım, güven yitimi, panik atakları ve depresif...