Anne Mutluysa Bebek de Mutlu
Doğum öncesi yaşamın başladığı anne karında, "bebek annenin tüm hislerinin farkında... Yaşadığınız stres onu etkiliyor, stresin düzeyi artıyorsa destek almayı düşünmelisiniz.
Hamileliğin ilerleyen zamanlarında başlayan tekmelemeler, hareketlenmeler anne ile bebek arasındaki ilişkiyi gösteriyor. Çünkü birtakım biyolojik gereksinimler bu davranışlara yol açabiliyor. Oysa bebekler yalnızca biyolojik değil, psikolojik olarak da anneye bağımlı büyüyor. Anne karnındaki birkaç haftadan sonra sevinç, hüzün gibi birçok duyguyu hissedebilen bebekler, tüm süreci adeta onunla birlikte yaşıyor. Bu etkileşim öyle boyutlara ulaşıyor ki bebeğin dünyaya gelmesinin ardından tüm yaşamını etkileyen ruhsal ve fiziksel sorunlara yol açabiliyor. Bu konuda Almanya'daki Heidelberg Üniversitesi'nde birçok bilimsel çalışma yapan, Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden Uzman Klinik Psikolog Dr. Ayşe Bombacı ile hamilelik dönemindeki stresin, anne ve bebek üzerine etkilerini konuştuk.
Bebekler, Anne Karnındaki Sekizinci Haftadan İtibaren Anneleriyle Birtakım Duygular Paylaşabiliyor. O Dönemde Bebek Neler Hissediyor?
Bunu 'doğum öncesi yaşam' olarak adlandırabiliriz. Çünkü yaşam doğumdan sonra değil, önce başlıyor. Sürekli anneyle iletişim içerisinde, onun duygusal sisteminin bir parçası olarak büyüyen bir bebekten söz ediyoruz. Bu durumda, anne rahmi de bebeğin ilk evi oluyor. Bu güvenli alanın çevresel koşullarını sadece annenin yeme-içme alışkanlıkları ya da egzersiz durumu gibi faktörler etkilemiyor. Anne adayının ne hissettiği, ne yaşadığı da büyümekte olan bebeği duygusal olarak besliyor. Yani anne-çocuk arasında oluşan duygusal bağ, kendini o günlerde göstermeye başlıyor.
Hamilelik üçer aydan oluşan üç döneme ayrılıyor. Bebek ilk baştan itibaren, onun için anne rahminde sağlanan psikolojik ve biyolojik koşullara bağlı olarak, annesiyle iletişim içinde büyüyor. Yani bebeğin gelişimi belli bir genetik mirasın getirdiği yapı planına göre tamamlanmıyor. Bu, günümüz bilim dünyasında 'epigenetik' olarak tanımlanıyor. Genetik mirasımızın yanı sıra çevresel koşullardan etkilenerek potansiyellerimizden faydalanıyoruz ve bu çevresel koşullar ilk defa anne rahminde oluşmaya başlıyor. Bu durum hem hastalık hem sağlık yönünden önem taşıyor. Ancak prenatal dönemde yani hamilelik boyunca alışılagelmiş olan rutin doktor kontrolleri sürekli olarak biyolojik sisteme odaklanıyor.
Bebeğimle El Ele / Haziran 2016
Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
Okulların kapanmasıyla birlikte aileler de çocukları için tatil programı yapmaya başladı. Güzel karneler için plan basit; ödül odaklı programlar. Peki,...
DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü'nün, düzenli olarak gerçekleştirdiği online eğitim programı DBE Webinarlar, Eylül ayı itibariyle yenide...
Günümüz çocuklarının gelişen dünyaya ayak uydurmaları için yeni eğitim modelleri geliştiriliyor. Geliştirilen yeni eğitim modellerinde çocukların ...
Mevsim geçişlerinde ve kış aylarında artan depresyon çağın en büyük problemlerinden biri. Uzmanlara göre hastalıkla başa çıkmak için yapılması gereken şey ise ...
İlginizi Çekebilir :
Araştırmalara göre kadın liderler, kurumların kârlılığını artırıyor. DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden müşteri ilişkileri danışmanı Rabia Ertan, ...
Yapılan araştırmalara göre okul öncesi eğitim alan çocukların okula devam oranları ve akademik başarıları, okul öncesi eğitim almayan çocuklardan daha...
İsteklerimiz sonsuz ama bütçemiz limitli. Birçok anne-baba limitleri çocuklarına hissettirmemeye ya da para konusunu hiç açmamaya özen gösteriyor. Oysa bu ...
Davranış Bilimleri Enstitüsü Başkanı Psikolog Emre Konuk, "Okulda serbest kıyafet değil ama başörtüsü sorun yaratır. Eğer ilköğretim okullarında, ...