Basında Dbe

Hırpalanmış Çocuk Güven Duygusunu Yitirir

Hırpalanmış Çocuk Güven Duygusunu Yitirir

Çocukların fiziki, cinsel ve manevi anlamda hırpalanmış olmaları genellikle olumsuz toplumsal ortamlarla, yetersiz ekonomik koşullarla ilişkilendirilir. İçinde yaşanılan toplumsal çevre ve onun ekonomik yetersizliklerinin yol açtığı sıkıntılar, her ne kadar önemli rol oynasalar da, çocuğun hırpalanmasının tek nedeni bu değil. Çünkü, hırpalanmış çocuğa toplumun her sınıfından ailede rastlanıyor. Ayrıca eğitim düzeyi ve bilgi birikimi de çocuğun hırpalanmış olmasında belirleyici konumda olmayabiliyor.

DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Psikolog Ayşen Kayahan, bilinçli ebeveynin, çocuğun hırpalanmasını engelleyen bir unsur olmadığını belirterek toplumun her kesiminden çocuklarda çeşitli biçimlerde hırpalanmış çocuklara rastlanıyorsa bunun altında çevre koşullarının dışında psikolojik nedenler aramak gerektiğine dikkat çekiyor. Çocuğun kolayca hırpalanmasının birkaç nedeni olduğunu anlatan Kayahan, “Çocukların fiziksel olarak yetişkinlerden daha güçsüz olmalarının yanında, kolay kandırılabilir olmaları da başlıca nedenlerdendir” diyor. Hırpalanmış çocukların gelecekte güven ve özgüven duygusunu yitirmiş bireyler olarak karşımıza çıkabileceğini de belirterek, aşırı şımartılmış, her istediği yapılan çocukların da bencil bireyler olarak yetişebileceğine dikkat çekiyor.

Kayahan, fiziksel, cinsel, psikolojik vb. yönden hırpalanmış çocuklarda görülebilecek sorunları şöyle anlatıyor: Çocukluk toplumsal kuralları, ilişki biçimlerini, değerleri öğrenme çağıdır.

Oysa yetişkinler birincil toplumsallaşmalarını tamamlamış, yani belli değer ve yapıları temel bilgiler olarak öğrenip varlığının bir parçası haline getirmişlerdir. Çocuğu çoğu kez sevimli yapan, hatta yetişkinlere, içselleştirmiş oldukları normları hiç beklenmedik bir anda tekrar düşünmeye davet eden masumiyeti, aynı zamanda onun en büyük zayıflığıdır. Yetişkinlerin düzenli ve simgesel bir oyun olarak sürdürdükleri toplumsal yaşam, çocuklar için henüz bilinmezdir. Zaten onlara tanınan hoşgörünün nedeni de, onların bu bilgisizlikleridir. Her gelişme aşamasında çocuktan belli bir toplumsal bilgiye sahip olması beklenir; ona gösterilen tahammül yine bu toplumsal olarak belirlenmiş sınırlar dahilinde olacaktır. Örneğin beş yaşındaki çocuğa “bak kocaman oldun, bebekler gibi davranmak sana yakışıyor mu?” diye hitap etmek, tahammül sınırlarım belirten bir ifadedir. Çocuğun bu göreli bilgisizliği ve beceriksizliği, onu sevimli kıldığı kadar, kötü niyetli ya da sorunlu yetişkinler karşısında çok zayıf ve kolay ele geçirilebilir kılar.

Hürriyet Turuncu / 21.09.2013

Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.

Benzer İçerikler :

Sosyal Fobiden Kurtulmak Elinizde

Sosyal fobi, bir tip kaygı bozukluğu. Gençlerde 14 ile 20’li yaşlarda sıklıkla yaşanıyor. Tanımadık insanların arasında olunduğunda korku, yoğun kaygı ve ...

Pozitif çocuk yetiştirmenin formülü

Pozitif Disiplin yöntemi ile yetişen çocuklar yaşamını düzenleyen, organizasyon becerisi gelişmiş, öz güvenli, üreten bir yetişkin olmaya adaydır. Son yıllarda ...

30'larında ve Hala Bekar

Eğitim iş hayatı derken zaman uçup gidiyor. Şehirli kadın bir de bakıyor ki, yaş 30'lara gelmiş. Peki bu normal mi? Bekarlık bir tercih mi yoksa kaçış mı? ...

Çocukların hayalindeki tatil bu sergide dile geliyor

DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Oyun Sanat Oyun Hayat Atölyesi, Facebook üzerinden "Hayalimdeki Tatil" konulu bir sergi düzenliyor. Çocukların ...

İlginizi Çekebilir :

Çocukların Bayram Sevinci Hiç Bitmesin

Bir bayramı daha geride bırakırken, geleneksel kutlamalarla günümüz çocuklarının ilişkisini mercek altına aldık,  Çocuklar için bayram, şeker, harçlık, ...

Şiddet ailede başlıyor

Psikolog Cemre Soysal, toplumun her kesiminde şiddeti görmenin mümkün olduğunu belirterek, "Şiddet klasik aile yapısında otoriteyi sağlamak için aile de ...

İşkolik Yoğun Değil Sorunlu Bir İnsandır

"Konuşurken dinlemez", "Uzun uzun anlatırsın sonunda 'efendim ne dedin?' der", "Yaptıklarını fark etmez", "Yemek ...

Savaş Gazze Halkının Gelecek Ümidini ...

Ya alışıyoruz ya da duyarsızlaşıyoruz... Uzun Süren Travmaların Tedavisi İçin Asıl Bir Yöntem Geliştirdiniz? Geçmiş travmaları temizledikten sonra ...