Yeni Nesil Aslan Gibi Babalar
Çocuklarına bakan, onların duygusal hayatı ve sorunlarıyla ilgilenen babalar hafızalara kazınmış otoriter imajını yeniliyor. DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi Uzman Psikologu Şeyda Özdalga, çağın getirdiği sorumluluklarla değişen ebeveyn ilişkisini ve yeni nesil modem babaları anlattı. Zaman değişiyor. Bununla birlikle anne ve baba kavramı da farklılık gösteriyor. Hafızalarımıza kazınan "otoriter baba figürü" yerini çocuklarıyla arkadaş ilişkisi kuran babalara bırakıyor. Peki, Türk toplumunda yer etmiş baba figürü nasıl farklılıklar gösteriyor? 2000'li yılların modern babalarının sergilediği davranışların karakteristik özellikleri neler? Sosyoekonomik, kültürel koşullar ve ailede annenin çalışma durumu, evdeki sorumluluk paylaşımı ve rolleri değiştiriyor diyen DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi Uzman Psikologu Şeyda Özdalga 21. yüzyılın modern baba kavramı için: "Geçmişte babalar çocuklarının kişisel bakım ve ihtiyaçları konusunda sorumluluğu genellikle anneye bırakırlardı. Evin geçimini, maddi gereksinimleri karşılayan, ilişkilerde daha mesafeli, halta otoriter konumda geleneksel babalardı. Modern babalar ise eşleriyle ev ve çocuklarının her türlü sorumluluğunu paylaşan, bu paylaşımı normal görüp aynı zamanda da şikayet etmeyen erkekler" diyor.
Modern Baba Kimliği
Yapılan çeşitli araştırmalar her ne kadar babalık rolü anlayışında bir değişim yaşandığını gösterse de erkeklerin yüzde 20-25'i babalığı, meslekleri ve aileleri arasında bir denge bulmaya çalışarak yaşıyorlar. Sosyoekonomik ve kültürel koşullar, ailede annenin çalışma durumu, evdeki sorumluluk alanlarını ve rolleri değiştirmekte, bu sebeple yeni nesil baba modelleriyle karşılaşılıyor. Kadınlar biyolojik yapıları ve beyinleri anneliğe hazırdırlar, babalar ise aynı biyolojik donanıma sahip değildirler. iki haftalık loğusa annelerle yapılan çalışmada, annelerin çocuklarına baktığı zaman beyinlerinde en fazla endişe, kaygı ve risk saptamayla ilgili bölgelerin çalıştığı görülmüştür. Yani annelerin koruyuculuğu ve hassasiyeti sanki beyinlerinde programlanmış durumdadır. Aynı çalışmada erkeklere bakıldığında, beyinlerinde faaliyet gösteren bölgelerin endişe ve kaygıyla ilgili bölgeler olmadığı, ancak altı ay sonra durumun değişmeye başladığı, özellikle çocuğuyla daha çok zaman geçiren, bakım veren kişilerde babalık rolünün yerleşmeye başladığı görülmüştür. Yani babalığın çocuğunu kucağına alır almaz hissedilen bir duygu değil, geliştirilen bir duygu olduğu söylenebilir. Doğum öncesinden bebekliğe, bebeklikten çocukluğa hatta ergenliğe kadar çocuklarıyla yakın ilişkiyi seçen babalar beyinlerine de babalık yapmaya başlamış olurlar.
Yeni Şafak / 15.06.2012
Yazının devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
Geçmişe dair korkularınız, fobileriniz varsa, geçirdiğiniz bir kaza nedeniyle uçağa ya da gemiye binemiyorsanız bu yazımız tam da size göre. Davranış Bilimleri ...
"Belki sadece gitmeyi seviyorsunuz; kaçıyor da olabilirsiniz" Jack Kerouac Aslında her şey, büyük şehir stresiyle başlamaz, her şey, ...
Hakkari Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü (ASP) tarafından hazırlanıp Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) tarafından kabul edilen "Göz ...
Y kuşağından farklı davranış şekillerine sahip olan Z kuşağı, sabırsız, aceleci ve sıkılgan. Bu kuşak iş dünyasına yavaş yavaş girerken şirketler de bu neslin ...
İlginizi Çekebilir :
ABD'deki Clark Üniversitesi'nde yürütülen ve 18-29 yaş arası erken yetişkinlik dönemindeki 1000 kişiyle yapılan çalışma katılımcıların yüzd...
Davranış Bilimleri Enstitüsü (DBE), yöntemi, felsefesi ve iş modeliyle fark yaratan, İngiltere merkezli liderlik gelişim markası The Forton Group ile ...
Emre Konuk'un başkanlığını yürüttüğü EMDR Derneği tarafından 27-28-29 Ekim tarihlerinde düzenlenen ve Avrupa'dan gelen eğitmenlerle gerçekleştirilen...
Bir yandan tatil bitmesin diye üzülürken, diğer yandan da arkadaşlarını çok özlediğin için okulların açılmasını istiyorsun değil mi? Öyleyse, vücut saatini ...