MÜKEMMELİYETÇİ EBEVEYNLER ÇOCUKLARININ RUH SAĞLIĞINI NASIL ETKİLİYOR?
Mükemmeliyetçi olmak, hiçbir işi, asla yüzde yüz başarı ile tamamlamanızı sağlamayacağı gibi sizi maksimum düzeyde strese sokar. Kimi zaman farkında bile olmadan, henüz gelişim çağında olan çocuklarınıza dayattığınız mükemmeliyetçilik algısı ile onların hem çocukluk hem de gelecekteki yetişkinlik dönemini kendi ellerinizle sabote etmiş olursunuz.
Hayatınızın herhangi bir alanında yaptığınız her işte en iyi mi olmaya çalışıyorsunuz? Eğer en iyisi olamayacağınızı düşünüyorsanız o işi hiç yapmamayı mı tercih ediyorsunuz? Belirlediğiniz standartlara ulaşamadığınızda, birçok insan için başarılı olarak nitelendirilebilecek işleriniz size günün sonunda nasıl hissettiriyor? Muhtemelen hala yeteri kadar iyi olamadığınızla ilgili endişelere kapılıp, hep daha iyisine daha doğrusuna odaklanarak yaptıklarınızın tadını çıkarmak yerine daha çok strese kapılıyorsunuz. Üstelik bir ebeveyn olarak bunları çocuğunuza da yansıtıyor olabilirsiniz.
Muhtemelen her ebeveyn gibi çocuğunuz için her şeyin en iyisini dilemekte ve ona elinizden gelen her imkânı sunmaya çalışıyorsunuz. Belki de yeterli olmadığınıza inanarak çocuğunuzun hayatını ve geleceğini kötü etkilemekten endişeleniyorsunuz. Günümüzde rekabetin iş dünyasından ailelerin özel yaşamına kadar hayatlarımızın her alanında hâkimiyet kurmaya başladığını da göz önünde bulundurursak, belki de diğer ebeveynlerden daha iyi olmak için çabalıyorsunuz. Sosyal medyada gördüğünüz “örnek” ebeveyn imajlarının ya da aile büyüklerinin öğütlerinin arasında sıkışmış gibi hissediyor da olabilirsiniz. Kendinizden değilse de çocuklarınızdan mükemmel olmalarını bekliyor da olabilirsiniz. Ancak hatırlamanız gereken bir şey var: Dünya üzerindeki hiçbir şey ve hiç kimse mükemmel değildir. Yaptığınız her şeyin daha iyisi de daha kötüsü de dünya üzerinde mutlaka vardır. Çünkü “iyi”, “başarılı” kavramları görecelidir. Herkesin en iyisi, herkesin mükemmeli birbirinden farklıdır. Önemli olan kendiniz ve çocuklarınız için yeterince iyi deneyimlere sahip olarak bundan keyif almayı öğrenmektir.
Mükemmel Bir Ebeveyn Olmakla İlgili Düşüncelere Takılı Kaldığınızı Gösteren İşaretler
- Kendini sık sık eleştirmek
- Çocuğu başarılı olamadığında kendini suçlamak
- Kendini diğer ebeveynlerle karşılaştırarak yetersiz hissetmek
- Çocuğu için zaten elinden geleni yapmış olmasına rağmen daha fazlasını yapamadığı için suçluluk duygusuna kapılmak
- Daha iyisi olamadığı için sürekli kendini hırpalamak
- Beklentiler çıtası çok yukarıda olduğu için çoğu kişinin başarılı ve iyi kabul edeceği şeylerinin farkında olamamak
“Mükemmel Çocuk” İle İlgili Düşüncelere Takılı Kaldığınızı Gösteren İşaretler
- Çocuğunun onun istediği tarzda bir şeyler yapması durumunda huzursuzluğa kapılmak
- Çocuk bir görev tamamlamaya çalışırken(kâğıt kesmek gibi küçük görevlerde dahi) müdahale etmek ve çocuğa baskı kurmak
- Çocuğa övgüden çok eleştiriler yağdırmak
- Öz değerini çocuğunun başarısına bağlamak
- Çocuğun matematik sınavı ya da futbol turnuvası gibi aktivitelerdeki başarısını sanki yaşamını değiştirecek kadar büyük olaylarmış gibi ele almak
KİMLER MÜKEMMEL EBEVEYN OLABİLİR YA DA MÜKEMMEL ÇOCUK YETİŞTİREBİLİR?
Hiç kimse.
MÜKEMMELİYETÇİLİĞİN ÇOCUKLARA OLUMSUZ ETKİLERİ
Yıllar içinde bu mükemmeliyetçilik algısı çocuklara yansıyarak depresyon, anksiyete ya da yeme bozukluğu gibi hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Üstelik bu algıdan kurtulamadıkları sürece hayatlarının sonuna kadar kendilerini başarısız, yetersiz ve mutsuz hissedebilirler. Mükemmeliyetçilik, çocuklarınızın daha iyisini yapmalarına yardımcı olmaz. Aksine genellikle daha düşük performans sergilemelerine neden olur. Çocuklar böyle durumlarda kendilerini başarısız ve suçlu hissedebilirler.
YETERİNCE İYİ OLABİLMENİN YOLLARI
Yukarıda mükemmeliyetçi ebeveynlerin çocuklarının hayatını ne kadar olumsuz etkileyebileceğinden bahsettik. Şimdi mükemmeliyetçilik yerine yeterince iyi ebeveyn olabilmenin yollarını düşünüyor olabilirsiniz. Öncelikle bu konuda yalnız olmadığınızı unutmayın. Çocuklarınızla ilgili endişelenmekte de haklısınız fakat unutmayın ki çocuklarınız henüz gelişim çağındalar, her şeyi hızlıca öğrenebilirler, yeni alışkanlıklar edinmeleri zor değildir. Bu yüzden hiçbir şey için geç kalmış değilsiniz. Size “Artık çok geç kaldım” diyen iç sesiniz de mükemmeliyetçiliğinizden kaynaklanıyor olabilir mi? Şimdiden sonra en iyisini değil yapabileceğinizin en iyisini deneyip başarılarınızdan ve çocuğunuzun başarılarından keyif alma vakti.
Mükemmeliyetçi Cümleleri Çöpe Atın
Çocuğunuz katıldığı bir yarışmada birinci olamamış, girdiği bir sınavda düşük bir not almış olabilir. Ona ne kadar başarısız olduğunu ya da “eğer isteseydi” daha fazlasını yapabildiğini, daha çok çalışsaydı sonuçların çok başka olabileceğini söylemek yerine verdiği emek için onu tebrik edin. Bir sonraki yarışmada ya da bir sonraki sınavda neleri nasıl daha iyi yapabileceğiyle ilgili eleştirmeden onunla konuşmayı deneyin. Sizinle duygularını açık bir şekilde paylaşabilmesinisağlayarak en büyük destekçileri olduğunuzu anlamalarını sağlayın. Tüm bunlar için küçük bir adım attığınızda her şeyin ne kadar kolay olduğunu göreceksiniz.
Çocuğunuzun Başarısına Değil Gösterdiği Çabaya Odaklanın
Çocuğunuz bir sınavdan tam puan aldığı için onu övmeyin, çok çalıştığı için onu övün. Ya da bir futbol maçında iki gol atabildiği için onu övmeyin, ne kadar hızlı ve aceleci davrandığını ve bunun onun için tehlikeli olabileceğini söyleyip onu dostça uyarın. Böylece çocuğunuz en iyisini yapmaya odaklanmak ve sürekli hayal kırıklığına uğramak yerine yeteri kadar emek verdiğini fark edecek ve elinden gelenin en iyisini yapabilmek için çalışacaktır. Özgüveni ve kendine olan saygısı artacaktır.
KAYNAK
Damian L.,Negru-Subtirica O., & Pop E., (2021). Becoming a perfectionisticadolescent: perceivedparentalbehaviorsinvolved in developmentaltrajectories of perfectionism. EuropeanJournal of Personality.
Benzer İçerikler :
Çoğu ebeveyn çocuklarını bilerek ve isteyerek şımartmaz. Zamanla, yavaş yavaş olur: mızmızlanmalara pabuç bırakırsınız, yapması gereken işlerin yapılmamasına...
İnsanlar arası birçok ilişki probleminde iletişim bir anahtar niteliğindedir. Aynı durum çocuk-ebeveyn ilişkisi için de söz konusudur. Mesela çocuklarımızın ...
Aynı zamanda "sosyal kaygı" adı da verilen "sosyal fobi", günlük sosyal ortamlarda ortaya çıkan ve insanı tamamen etkisine alan bir kaygı ...
Çocuğunuz dış dünyaya açılmaya başladığı andan itibaren artık sizin öğrettiklerinizin ve model olduklarınızın dışında birçok yeni bilgi ile karşı karşıya...
İlginizi Çekebilir :
Çocukların psikososyal gelişimi, sağlam kişilik yapısı, okul ve derslerdeki başarısı ana babanın yaklaşım ve ilgisiyle de yakından ilgilidir. İletişime açık,...
Bir ebeveyn olarak çocuğunuzun okula hazır oluşu ile ilgili endişelendiğinizde öncelikle bu konuya dair bilgilenmeniz ve gerekli olduğunda uzman görüşü almanız ...
Sevgi Kavramını Çocuk Hangi Dönemden İtibaren Öğrenir? Sevginin temeli güven duygusudur. Kişiler arasında sevgi olabilmesi güven duygusunun varlığına ve...
Stres günlük olarak etrafımızı kuşatır. Trafik yoğunluğundan işteki projelerimize, finansal veya sağlık endişelerimize, ve dünyada gelişen yeni olaylara kadar ...








