Emre Konuk

En İyi Yöneticiler Neyi Farklı Yapar? 2

Birkaç haftadır görece yalın, tasarımı ve uygulaması basit, çalışan ve sonuç alınan, araştırmaya dayanan bir yönetim modelinin temel dayanaklarını paylaştık ve böyle bir modeli nasıl oluşturabileceğimiz üzerinde durduk.

Buraya kadar söylenenleri bir özetleyelim:
1. “İyi olana” odaklanmamız gerekiyor. Bundan da; performansı yüksek olan çalışanların, ekiplerin ve yöneticilerin ÅŸirketin diÄŸer iÅŸ birimlerinden nasıl oluyor da çok daha yüksek bir performans sergilediklerini araÅŸtırmayı anlıyoruz.

2. Kısacası modeli; yüksek performans gösteren çalışanlar, onların yöneticileri ve yönettikleri ekipler üzerine oturtmak, modellemek, değişimi ve müdahaleyi de bu modelden kalkarak planlamak mümkün olabilir. İşe alım, yetenek yönetimi, performans değerlendirme, yetkinlikler ve eğitim planlaması ve diğer temel İK fonksiyonları oluşturulan modelin altına döşenebilir.

3. Gallup’un deÄŸiÅŸik sektörlerde yüksek performans gösteren 8000 yönetici ile yapılan araÅŸtırmada baÅŸarılı bir yöneticinin sahip olması gereken temel sorumlulukların neler olduÄŸuna bakıldı ve sonuç olarak baÅŸarılı yöneticilerin, diÄŸerlerinden ayırt edilmelerini saÄŸlayan 4 anahtar kullandıkları bulundu. Bunlar:
Yeteneği Bulmak ve Yönetmek
• Beklentilerini Belirlemek ve DoÄŸru Sonuçları Tanımlamak
• KiÅŸiyi Motive Etmek ve YeteneÄŸi Performansa Dönüştürmek
• KiÅŸiyi GeliÅŸtirmek ve En Uygun OlduÄŸu Rolü Bulmasına Yardım Etmek

Yeteneği Bulmak ve Yönetmek

Yeteneği seçmeden önce yeteneğin ne demek olduğuna ve bunun bilgi ve beceriden farklı bir şey olduğuna değinmek gerekiyor. Beceri bir işin nasıl yapılacağı ile ilgilidir. Örneğin bir sekreterin Word veya Excel programını iyi derecede kullanması bir beceridir. Bilgi ise zaten farkında olduğumuz gerçek bilgi veya deneyimlerle elde ettiğimiz kazanımlardır. Yetenek ise sonuca ulaşılmasını sağlayan ve kişinin sürekli olarak tekrarladığı duygu, düşünce ve davranışlardır.

Yeteneği beceri ve bilgiden farklı kılan; öğretilemez ve kişiden kişiye aktarılamaz olmasıdır. Örneğin iyi bir muhasebecinin dikkatli ve titiz olması bir beceri veya bilgi değil, yetenektir. Dolayısıyla bu gerçeği fark edemeyen şirketler, çok fazla zaman ve para kaybederler ve genellikle çalışanlarını kendilerinde var olmayan yetenekleri geliştirmeleri için sayısız eğitime gönderirler. Başarılı yöneticiler ise genel görüşün aksine, zamanlarını çalışanların sahip olmadıkları şeyleri onlara kazandırmaya çalışmakla değil, zaten sahip oldukları güçlü yönlerini ortaya çıkarmak için harcarlar.

Ancak yetenek tek başına bir anlam ifade etmeyebilir. Yöneticinin yapması gereken; çalışanlarının yetenekleri ile rollerini eşleştirebilmektir. Kişinin yeteneği ancak buna uygun bir rol ile eşleştiğinde özel olur.

Bu duruma en iyi örnek olarak, yine Gallup'un en iyi hemşirelerle yaptığı bir araştırma gösterilebilir. Başarılı olarak bilinen hemşirelerle, onlardan daha az başarılı olan hemşireler, 100 kişilik bir hasta grubuna iğne yapıyorlar. Ancak kullanılan prosedür ve iğne aynı olmasına rağmen hastalar, başarılı hemşirelerin yaptığı iğnenin, diğer hemşirelerin yaptığından daha az acıttığını bildiriyorlar.

Daha az başarılı olan hemşireler, iğneyi yapmadan önce hastalara "merak etmeyin hiç acımayacak" derken, başarılı hemşireler "canınız biraz acıyabilir ama merak etmeyin elimden geleni yapacağım" diyerek empati kurma yeteneklerini gösteriyorlar.

Sonuçta, empati yeteneği bir çoğumuzda vardır ama empati kurabilen insanlar hemşire olduklarında, yani uygun bir rol ile birleştiğinde, yetenek çok daha özel bir anlama kavuşuyor.

Bir de belki pek farkına varmadığımız bir olgunun da altını çizmek gerekir. Günlük dilde veya kullandiğımız kiÅŸilik envanterlerinde “kiÅŸilik özellikleri” olarak adlandırdığımız yanlarımız aslında bizim yeteneklerimizdir.

Örneğin; empati, kendine yetmek, başarı motivi, rekabet, gerçekçilik, iyimserlik, titizlik, organize olabilmek, odaklanabilmek, sorumluluk almak, baskınlık ve daha pek çoğu kişilik envanterleri ile ölçebildiğimiz kişilik özelliklerimiz ve yeteneklerimizdir.

Bu açıdan baktığımızda; kiÅŸiliÄŸimizi tanımak, aslında ön plana çıkan yeteneklerimizi, ya da İK dilini kullanacak olursak “güçlü yanlarımızı” tanımaktır.

Haftaya devam.
10.08.2008

Benzer İçerikler :

İnsanın Doğası 2

Geçen hafta tüm kültürlerde ortak, evrensel duygu ve davranış özelliklerinden söz edebilir miyiz diye sorduk. Bu soru önemliydi çünkü eÄŸer insan davranışınÄ...

Paranormal Mantık

Haftalar boyu sizlerle müeddep, yani edepli, yani terbiyeli ve makul gözüken insanların dahi mantıklarının nasıl şaştığını paylaştım. Artık meseleyi noktaladım ...

İkna

İkna, yaklaşık yarım yüzyıldır bilimsel olarak çalışılan bir psikolojik olgu. Ancak, ilgili araştırmalar henüz akademik camianın dışına pek çıkabilmiş değil. ...

Dostlara Dair

Dostlar pek çok açıdan yaÅŸamımızın “olmazsa olmaz” birer parçası. Ancak zaman zaman yoÄŸun hayat temposu içinde kendimize odaklanmaktan bizler için ...

İlginizi Çekebilir :

Denileni Anlamak

İki haftadır temaları bir biriyle yakından ilişkili iki yazı yazdım. İlkinde temel soru şuydu: Nasıl oluyor da artık savaşlarda sivilleri, çocukları öldürmek ...

İkincil Travma: Travmanın Domino Etkisi

Hatırlarsanız sizlere daha önceki yazılarımda travmanın ne olduğundan ve birey üzerindeki olumsuz etkilerinden söz etmiştim uzun uzun. Bu hafta ise, medya ve ...

Döngüleri Kırmak 4

Önce kısa bir özet: Nerede kronik hale gelmiş, aşılamamış bir sorun varsa orada kısır bir döngünün oluştuğunu görebiliriz. Yani sorunu aşmak için bulduğumu...

Otoriter Rejimler Nasıl Ortaya Çıkar

Bilim adamları senden benden farklı olmayan, normal diyeceğimiz insanların nasıl olup da dehşet verici katliamlara neden olabildikleri, şiddet ...