Emre Konuk

Yeteneği Geliştirmek 2

Geçen hafta, yönetimlerin ve yöneticilerin, çalışanların yetenekleri ve güçlü yanlarına odaklanmaları gerektiği üzerine yazdıkça, özellikle annelerin çocuklarının yeteneklerinin nasıl ele alınacağı ile ilgili sorular yönettiğinden söz etmiştik.

Sıklıkla sorulan sorular ve verdiğimiz cevaplar şöyleydi:

1. Yetenek doğuştan mıdır? Evet, yeteneklerin genetik mirasla yakın ilişkisi olduğuna dair çok güçlü deliller var.
2. Olmayan bir yetenek geliştirilebilir mi? Ne yazık ki mümkün değil. Genetik manipülasyon bunu ilerde mümkün kılacak ama mevcut çocuk nüfusu bundan faydalanamayacaktır.
3. Sahip olduğumuz bir yeteneği ne zamana kadar geliştirebiliriz?  Yetenek, çocuğumuz deneyim fırsatı bulduğunda yani egzersiz yaptığında gelişebilir. Hakkâri’de üstün müzik yeteneği olan bir çoban, kavalıyla ancak koyunlarını ağlatabilir. O kadar.
Bu nedenle daha bebekken çocuğun değişik uyarıcılara maruz kalması ve bunun gelişim dönemlerinde sürdürülmesi önerilir. Zihinsel gelişimi hedefleyerek tasarlanmış oyunlara ve programlara yönelmek, bu alanda çalışan uzmanlarla birlikte çalışmak ve bugün dile getireceğimiz öneriler doğrultusunda davranmak düşünülebilir. Çocuğumuz 15 yaşına geldiğinde yeni bir yetenek geliştirmesi, ne kadar uğraşırsa uğraşsın artık mümkün değildir.
4. Çocuğumuzun öne çıkan, belirgin yetenekleri varsa nasıl bir tavır alacağız? Geliştirmek için ne yapabiliriz?

Gerçekler

En son söylenecek olanı baştan söyleyelim: Çocuğunuza zeki ve özel yetenekleri olduğunu söylemeyin. Araştırmalar zekâ ve yetenek yerine çaba ve gayrete odaklanmanın hayattaki ve okuldaki başarının önde gelen belirleyicisi olduğunu gösteriyor:

1. Yüksek zekâ ve yeteneğin başarı için adeta bir reçete olduğuna inanırız. Ancak araştırmalar zekâ ve yeteneğin aşırı önemsenmesinin, çocukların başarısızlığa fazla duyarlı, öğrenme hevesi gelişmemiş, zorluklardan çekinen ve kusurlarını görmezden gelmeye meyilli bireyler yarattığını göstermiştir.
2. Çocuklarda kendini geliştirmeye yönelik bir bakış açısının oluşmasını sağlamak için zeka ve yetenek yerine çabaya ve uğraş vermeye odaklanılmalıdır.
3. Erken yaşlarda zeki ve yetenekli olarak tanımlanan başarılı çocukların, zeki görünmenin öğrenme çabasından daha önemli olduğuna inanma riskleri yüksektir.
4. Bu inanç onların zorlukları, hataları ve yoğun emek gerektiren faaliyetleri gelişimleri yönünde kullanmak yerine egolarına yönelik bir tehdit olarak algılamalarına yol açar. Bu çerçevede zor işler onlarda motivasyon ve güven eksikliği yaratır. Yaptıkları hatalar kendilerine güvenlerini sarsar, çünkü bu durumu zeka ve yetenek eksikliğinin bir göstergesi olarak değerlendirip değiştirmeye yönelik etkinlik göstermezler. Zorluklardan kaçınırlar, çünkü hata yapma ve aptal görünme riskleri artar. Yoğun çaba sarfetmenin bir becerisizlik işareti olduğu kanısındadırlar.

Övgü

Yapılan araştırmalar, çocukların yeteneklerinin ve zekalarının övülmesinin onları kırılganlaştırdığı yönündedir. Övgü önemlidir ama kelimeler dikkatli seçilmelidir. Çabaya, stratejiye, zorluklara rağmen gösterilen sabra, ve mücadele arzusuna yönelik övgüler çocukların motivasyonunu ve güvenini arttırabilir. Bunlara örnekler:

1. “Resmin güzel olmuş. İnsanların yüzüne eklediğin detaylar çok hoş”.
2. “Sınava gerçekten iyi hazırlandın. Materyali birkaç kere okudun, özetini çıkardın. İnternetten de uzak durdun. İyi iş çıkardın”.
3. “Problemi çözene kadar bir sürü strateji denemiş olman ne hoş”.
4. “İngilizce ödevi çok zordu ama sen inat ettin. Masa başında oturdun ve konsantre oldun. Bu harika”.
5. “Fen dersini seçmiş olman çok hoşuma gitti. Deneyleri hazırlamak çok çaba gerektirecek, zorlanacaksın ama bir sürü de yeni şey öğreneceksin”.
6. “Hadi şimdi daha zorlayıcı ama daha öğretici birşey yapalım”.
7. “Sen de bir şeye asıldı mı iyi asılıyorsun ha. Bu kafayla sırtın yere gelmez”.
8. “Tebrikler. Onca yarışmacının içinden finale kalmak kolay iş değil. Ama sen de çok uğraştın”
9. “Oynaya oynaya ustalaştın. Dikkat edersen artık seni yenmede çok zorlanıyorlar”.

İnsanlar birbirlerinden farklı zeka seviyesine ve yeteneklere sahiptirler. Ancak büyük başarılara uzun yıllar süren tutku ve kendini adama sonucunda imza atılır. Kendini geliştirmeye yönelik bir bakış açısının desteklendiği bir ortamda çocukların sorumluluk alması ve hedeflerine ulaşması daha olasıdır.

Kaynaklar

• Carol S. Dweck. Mindset. Random House, 2006
• Joseph Le Doux. The Synaptic Self: How The Brain Becomes Who We Are. Viking, 2002.
23.12.2007

Benzer İçerikler :

İletişim Kuramı Ve Hipnoz - II

Geçtiğimiz hafta, iletişim kuramı perspektifinden hipnozu ele almıştık. Atlamış olanlar için, öncelikle, hipnozun klinik bir yöntem olarak kullanılmasının, ve ...

Beyin Nasıl Yıkanır

Beyin yıkama, bir başka deyişle diğerlerinin beynini bir anlamda kontrol altına alma, uzun zaman anlaşılamamış bir fenomen aslında. Ancak, bugün, bilimsel...

Harvard Uzlaşma Projesi

Geçtiğimiz iki hafta, sorunları aşmak için takındığımız iki tavır üzerinde durmuştuk. Birincisi; sorunların ortaya çıkmasına yol açan nedenleri araştırmak ve ...

Açık Ceza Evi Filistin

Yaklaşık bir haftadır Filistin’deydim. Anneannem olsaydı “Ne işin var oralarda, evini su mu bastı” derdi hemen. Evden dışarı çıktığımız her ...

İlginizi Çekebilir :

Kolestrol: Bir Masal Daha 2

Geçen hafta “şehir efsaneleri” dizisinden “kolesterol masalını” irdeleyeceğimizi müjdelemiştik. Daha önce de hatırlayacaksınız, kilolu ...

İkna - III

Geçtiğimiz hafta politik, sosyal, pazarlama amaçlı kampanyalarda ve her tür kişilerarası iletişimde mesajın amaca hizmet edebilmesi için, nasıl bir dil ile ...

Dostlara Dair II

Geçen hafta dostluk ilişkilerinin önemini vurgulamış, yaşantımızda büyük rolleri olduğundan bahsetmiştik. Hepimizin birkaç yakın arkadaşa ihtiyacı olduğunu ...

İşte Mutluluk

Kimimize, belki de birçoğumuza göre, iş, yalnızca hayatı sürdürebilmek için üstlenilen bir mecburiyet; zevkten yoksun bırakan bir vazife; omuzlarda daimi bir...