Çocuklar ve Çizgi Film
Televizyon, çocukların da hayatının parçası. Dahası onların düşünce ve hayallerini şekillendiren etkili bir öğretici...
DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi Uzman Psikologlarından Aslı Kızıltoprak Tuna: 2- 2,5 yaşındaki çocuklarda televizyon daha fazla anlam kazanır; özellikle çizgi filmleri izlemeye başlarlar. Bu dönemlerde anneler televizyonu, çocuğu oyalamak ya da yemek yedirmek için kullanır.
2-3 yaşından itibaren çocuğun oyun yeteneği de gelişince, çizgi filmler ve kahramanlar daha önemli olmaya başlar. 3-4 yaşındakilerden "Parmaklarımdan çıkan ışınlarla uzaylıları yenebilirim." gibi sözler duyabiliriz; çünkü kendilerini çizgi film kahramanlarının yerine koyup onlar gibi davranırlar veya kahramanların kostümlerini giyerek onlarla daha da bütünleşirler.
Hayal ile Gerçek
İlk çocukluk dönemi olan 2-6 yaş arasındaki çocuklar dil, zihinsel ve sosyal gelişim alanlarında hızla ilerleyip bağımsız ve özerk tutum alarak anne ve babadan ayrı aktivitelerde bulunmaya başlarlar. Bu dönemde düşünce yapılan simgeseldir ve daha karmaşık oyunları keşfetmek isterler. Çizgi film karakterleriyle özdeşleştikleri oyunlarla kendilerine ait, özel bir dünya kurarlar. Bu sayede hem eğlenir hem de bazı davranışları ve farklı rolleri deneyimleme fırsatı bulurlar: "Sen kötü adam ol, ben de polis." gibi... Aynı zamanda gerçek hayatta belki de tam olarak ortaya koyamadıkları sevgi, öfke, korku, güçsüzlük vb. yoğun duyguları, sevdikleri o kahramanın rolüne geçerek dışarıya yansıtma ve rahatlama fırsatı bulurlar. Farklı rollere girmek, 2-3 kişiyi aynı anda konuşturarak oynatmak, ses tonu ve bakışları değiştirmek tabii ki öğrenme ve hayal gücünü geliştirme adına çocuğa pek çok şey kazandırır.
Anadolu Jet Magazin / 01.08.2014
Yazının devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
Yapılan araştırmalara göre okul öncesi eğitim alan çocukların okula devam oranları ve akademik başarıları, okul öncesi eğitim almayan çocuklardan daha...
Çalışma hayatı, stres, rekabet, büyük şehir yaşamı hepimizi tehdit ediyor. Tükenmişlik sendromu şu sıralar herkesin dilinde. Medya sayesinde kavram...
Çalışan annelerin en büyük sorunu, suçluluk duygusu. Anne, çalışan kadın, eş rolleri arasında sıkışan kadınlar her şeyin aynı anda mükemmel olmasını istiyor,...
İş hayatında iyimser olmak mı iyidir yoksa kötümser olmak mı? Bir görüşe göre iyimser yöneticiler, çalışanlarını motive etme ve verimliliği arttırma konusunda ...
İlginizi Çekebilir :
Hayatın getirilerinden biri olan iş hayatı birçok kişinin yoğun stres altında kaldığı yerlerden biri. Hayatımızın önemli bir kısmını harcadığımız iş yerinde...
Bir yandan tatil bitmesin diye üzülürken, diğer yandan da arkadaşlarını çok özlediğin için okulların açılmasını istiyorsun değil mi? Öyleyse, vücut saatini ...
Yaz tatili yaklaşıyor... Tatil mutluluğu ile birlikte karne heyecanı hem çocukları hem de ebeveynleri sardı. Peki, çocuğun başarılı veya başarısız olduğu ...
Yeni yıl demek yeni kararlar demek birçoğumuz için. Peki bu kararları gerçekleştirmenin yolları neler? Yaptığımız hangi yanlışlar bir hevesle koyduğumuz ...









