Basında Dbe

Yöneticilerin Zorlu Sınavı Negatif Çalışanlar

Yöneticilerin Zorlu Sınavı Negatif Çalışanlar

Takımın performansını düşüren negatif çalışanlar şirketin genel yapısını olumsuz yönde etkiliyor. Doğru pozisyonlarda başarılı olmaları da mümkün olan negatif çalışanları yönlendirme sürecinde yöneticilere önemli görevler düşüyor. Washington Üniversitesi tarafından yapılan araştırmalar negatif çalışanların, iş gücünü en fazla olumsuz etkileyen çalışan grubunu oluşturduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, iş yerindeki birkaç kişinin bile negatif karakterde olması doğru yönetilemezse hızla yayılarak bütün şirketi olumsuz etkiliyor. Uzmanlar belirli bazı sınırlar içerisinde negatif çalışan gücüne de ihtiyaç olabildiğini, çünkü diğer çalışanların göremedikleri bazı zorluk ya da aksilikleri daha kolay görebildiklerini de dile getiriyor.

Alışkanlık Haline Gelmeden Önüne Geçin

Avukatlar, güvenlik görevlileri, kalite kontrolcüler, hatta yönetici ve liderler bile belirli bir oranda negatif olmanın faydasını görebiliyor. Ancak bu durumun kontrolsüz bir negatifliğe dönüşüp, genel işleyişe yansımaması gerekiyor. Şikâyet, memnuniyetsizlik, sorunlara odaklanma, eleştirileri kişisel algılama, kolayca motivasyon yitirme, önyargı gibi düşünce, duygu ve davranış kalıpları negatif çalışanların ortak davranışları arasında. Onları genelde zor durumlar karşısında verdikleri olumsuz tepkilerden ya da envanter testlerinden tespit edebilmek mümkün. Simya Gelişim Danışmanlık Eğitmeni Kağan Ünver, "Bu tip çalışanlar zaman zaman öğle yemeğinde ya da kahve sohbetlerinde bir araya gelerek diğer çalışanları, patronu, yöneticileri eleştirirler. Başkalarını da etkilemeye çalışırlar. Sonunda bu anlayış yerini olumsuzluğa bırakır. İş yerinden bir şey beklenmeyecek hale gelinir ve mutlak bir başarısızlığa ilk ve en önemli adım atılır. Sonuç ise mutlak bir kaybetmedir," diyor. Bu durum şirket içinde bir alışkanlık halini alarak yayılmadan mutlaka önüne geçilmesi gerekiyor.

Haber Türk Kariyer / 25.03.2012

Yazının devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.

Benzer İçerikler :

Aile ilişkileri depremin yarattığı travmalardaki kalıcılığı tetikliyor

Davranış Bilimleri Enstitüsü (DBE) 17 Ağustos 1999'da merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan Marmara depreminin 20. yılı dolayısıyla "20 Yıl ...

Koçluk Eğitimi Önemli

Koçluk, Türkiye'de resmen meslek kabul edildi. DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurumsal Gelişim Merkezi Proje Yöneticisi ve Eğitmeni, Uzman Endüstri ve...

Savaş Gazze Halkının Gelecek Ümidini ...

Ya alışıyoruz ya da duyarsızlaşıyoruz... Uzun Süren Travmaların Tedavisi İçin Asıl Bir Yöntem Geliştirdiniz? Geçmiş travmaları temizledikten sonra ...

Mavinin Renkleri Zirvedeydi

Son yıllarda ekonomik, sosyal ve teknolojik alanda yaşadığımız değişimlerin yanında özellikle İnsan Kaynakları yönetimi açısından şirketlerin...

İlginizi Çekebilir :

TEOG’a son bir hafta kala bu uyarılara dikkat!

Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş, TEOG sınavlarının ikinci dönemi için son haftaya girildi. Öğrencilerin stresi gittikçe artıyor. Peki, bu durumda çocuklara ...

DBE, Meslek Lisesi Koçlarının Yanında

Ekim Ayında İstanbul'da gerçekleşen Meslek Lisesi Koçları Programı Gönüllü eğitimleri, ÖSGD üyesi şirketlerden gelen gönüllülerin katılımı il...

Çocuğunuz İçin İş-Yaşam Dengenizi Kurmalısınız

Anne ve çocuk ilişkisinin kalitesi iş - yaşam dengesine dayanıyor. Konuyla ilgili görüş aldığımız DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden Uzman Psikolog...

Üstünler herzaman başarılı olmayabilir

Üstünler her zaman derslerinde başarılı çocuk demek değildir. Derslerde ilgisiz ve akademik başarısı düşük bir profil çizebilirler. En önemlisi arkadaş...