Kurumsal Gelişim Merkezi

İş Bulmak Zor, İşe Başlamak Ondan da Zor

İş Bulmak Zor, İşe Başlamak Ondan da Zor

Hiç tanımadığınız insanların bulunduğu ve kimsenin de sizi tanımadığı bir ortamda yalnız başına bulunmak her zaman zordur. Yeni bir işe başlayan biri, hiç tanımadığı bir ortama yalnız başına girmenin zorluğunun yanında, kendisini birlikte çalıştığı kişilere ve yöneticisine ispat etme ihtiyacı duyar. Yeni ortama, yöneticilerin tarzına ve iş arkadaşlarına alışmak zaman alacaktır. Bazen zaten oluşmuş grupların içine girmek kişiye çok zor gelebilir, kendini yalnız hissedebilir fakat açık bir iletişim, güler yüz ve karşı tarafa saygılı davranışlar bu zorluğun kısa sürede atlatılmasına yardımcı olacaktır. Ayrıca, şirket içi veya dışarıdaki sosyal aktivitelere katılmak da kişiler arasında ilişki kurmak ve bunu sağlamlaştırmak için faydalı olacaktır.  İşe yeni başlayan kişinin diğerleriyle nasıl iletişim kuracağını, ortama nasıl ayak uyduracağını belirleyen en önemli faktörlerden biri de o işyerinin Kurum Kültürü ve İnsan Kaynakları politikalarıdır. Şirketin elinde, yeni başlayanlar için uygun bir oryantasyon programı zaten vardır veya olmalıdır. Yeni başlayanın neler yapacağı planlanmış olmalı, oryantasyon ardından iş tanımı netleştirilmiş ve kendisine her konuda destek verecek tecrübeli bir mentor atanmış olmalıdır. Bu durumda yeni işe başlayan kişi kendini yalnız hissetmez, en kısa sürede işe adapte olur ve performans gösterebilir. Tabi kişinin de çok çekingen ve sessiz olmaması gerekir. İnsanların iş yoğunluğu içinde kendisine zaman ayırmaları için ya da ayrılan zamanda daha çabuk öğrenebilmek için uygun şekilde talepte bulunmaktan ve soru sormaktan da kaçınmaması gerekir. İşe yeni başlayan birine ilk günlerde herhangi bir girişimde bulunmadan çevresini gözlemlemesi önerilebilir. Aynı zamanda, ilk izlenim de her zaman çok önemlidir. Kendini doğru ifade edebilmesi, diğer çalışanlarla iletişime ve işbirliğine açık olduğunu göstermesi, kendini ispat etme adına, gereksiz çıkışlarda bulunmaması, hele hele şirketin yerleşik değerlerini eleştirmemesi çok önemlidir. Kültürel örf ve adetlere uygun, diğerlerinin haklarına ve sınırlarına saygılı, fikir ayrılıklarını yapıcı bir şekilde çözebilen bir şekilde yaklaşıldığında, şirket içinde kısa zamanda yer edinmek ve ortama uyum sağlamak çok daha kolaylaşacaktır. Şirketi bir aile olarak görmek ve aileye gösterilen özeni, sevgiyi, saygıyı şirkete de göstermek başarının anahtarı olacaktır. İşe yeni başlamış bir kişi, işi öğrenme sürecinden geçtiği ve hata yapma potansiyeli yüksek olduğu için ilk başlarda kendine olan güvenini yitirip kendini yetersiz hissedebilir. Oysa ki bir öğrenme sürecinde olduğunun farkında olmalı ve işi öğrenmek için soru sormaktan çekinmemelidir. Aksi takdirde bu yetersizlik hissi kişiyi gerginleştirir, performansını düşürür, işveren ve iş arkadaşlarıyla ilişkilerini olumsuz yönde etkiler. Aynı şekilde, ukala bir tavır takınmak, diğerlerini küçümsemek ve yargılamak da tam tersi daha kurulmadan ilişkilerin kopmasına ve kişinin uyum sürecinde zorlanmasına ve dışlanmasına neden olur. Özetle, işe yeni başlayan kişi, işle veya insan ilişkileriyle ilgili geribildirim almaya açık olmalı, gelen geribildirimleri olumsuz eleştiri olarak algılamamalı, kişiselleştirmemeli, bu geribildirimleri kendi gelişimi için fırsat olarak görmelidir. Bunların dışında “İş başvurusu” ile ilgili de şu öneride bulunabiliriz adaylara: Kendi gibi olmak. İşverenlerin görmek istediği, adayın kendine özel, kişisel yapısıyken, başvurularda karşılaştıkları kişiler üretim bandından çıkmışçasına birbirine benzemeye başlıyor. Neticede “gözlerinde ışık görülenler” yani “seçilenler”, herkesin verdiği cevapları vermeyenler oluyor. Başvurduğu işi tanımak, Aday “iş aramaya” ve hatta “iş bulmaya” o kadar odaklanıyor ki, nasıl bir işe başvurduğunu gözden kaçırıyor. Başvurduğu şirketi tanımak için şirketin web sitesine bakmak gibi ön çalışmaları ihmal ediyor.

Uzman Psikolog Ayşegül Horozoğlu DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurumsal Gelişim Merkezi Yöneticisi

Uzman Psikolog Şirin Hacıömeroğlu Atçeken DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Yetişkin ve Aile Merkezi Terapisti

Benzer İçerikler :

Depresyondan kurtulmanıza Yardımcı Olacak 10 Küçük Fiziksel Aktivite

Eğer depresyonla mücadele ediyorsanız, herhangi bir egzersiz yapmayı düşünmek bile çok yorucudur. Belki şu anda bir adım atmakla ya da koltuktan kalkmakla bile ...

İŞİ İŞTE BIRAKMAK

Doğası gereği bazı işlerin daha net sınırları vardır, ancak bazı işlerdeyse bu sınırlar çok belli olmayabilir. Bu sınırlar belli olmadığında da iş dışındaki ...

Dijital İK: Dijital Dünyanın İnsan Kaynakları Yönetimi

Bilişim ve teknoloji alanında yaşanan gelişmeler; hem bireylerin sosyal, ekonomik ve kültürel olarak değişmesine sebep olurken hem de kurumsal hayatta yönetim ...

Motivasyon

Başarı ve iyi performansın, patron tarafından övülmesi çalışanları inanılmaz motive ediyor ve kendilerini ekibin bir parçası gibi hissetmelerini sağlıyor. ...

İlginizi Çekebilir :

Çalışanların Ruh Sağlığını Korumak: İK’ya Düşen Roller?

Çalışan Memnuniyeti araştırmalarında en çok sorgulanan konular; Fiziksel Çalışma Ortamı, Psikolojik Çalışma Ortamı, İlk Yönetici, Üst Yönetim, Ücretlendirme ve ...

İş Yerinde Motivasyonu Artırmanın Yolları

“Her devinim, ne denli hızlıysa o denli devinimdir.” İnsan hayatı akıntıya karşı yüzmek gibidir. Kişi ileri doğru hareket etmek için çaba ...

Yetenekleri Keşfedin, Geleceği Yönlendirin

Yetenek Yönetimi Yetenek Türkçe sözlükte: Bir duruma uyma konusunda organizmada bulunan ve doğuştan gelen güç ve kapasite. Eğitim biliml...

İşe Alımda Çoklu Zeka Kuramı

“Aslında herkes dâhidir. Ama siz kalkıp bir balığı ağaca tırmanma yeteneğine göre yargılarsanız, o balık  tüm hayatını aptal olduğuna inanarak...