Bir Yuvadan Öbür Yuvaya
Anaokuluna hazır mısınız? Bu sonbahar ben de “çocuğu anaokuluna giden anneler kulübü” üyesi oluyorum.
İlk defa neredeyse tam gün ayrı kalacağız oğlumla. Anaokulu başlamadan nasıl hazırlık yaptık, okula alıştırma aşamasında neler yaşadık, yeni başlayacaklara tavsiyelerimiz neler?
Yaz başında oğluma tatil sonrası okula başlayacağını anlattık ve ara ara konusu geldikçe ona anaokulundan, orada neler yapacağından söz ettik.
İlk gün hiç bilmediği bir yere gitmesini istemedik, bu yüzden okula başlamadan önce oğlumla birlikte seçtiğimiz okula birkaç kere gittik. Sınıfını gördü, öğretmenleriyle tanıştı, bahçede ve sınıflarda oyun oynadı.
Anaokulu alışverişimizi birlikte yaptık. Çantasını, ayakkabısını, matarasını, yağmurluğunu kendi seçti. Alışveriş sırasında bunları okul için aldığımızı anlattım.
Okulun başlama tarihi yaklaşırken akşamları yatmadan önce anaokullarını anlatan kitaplar okuduk. En sevdiğimiz kitapların başında Mikado Çocuk tarafından yayımlanmış olan “Benim Anaokulum” kitabı geliyor. Bu kitapta çocukların anaokulunda bir günü nasıl geçirdikleri farklı resimlerle ve açılıp kapanan pencerelerin içindeki yazılarla anlatılıyor.
Anaokulu başlamadan önce birlikte kahvaltı listesi yaptık. Sabahları hangi gün ne yiyeceğimize karar verdik. Biraz motivasyon için araba şeklinde pankek, futbol topu şeklinde yumurtalı ekmek yapmayı denedim.
Yine okul başlamadan bu sene oğlum gibi anaokuluna gidecek arkadaşlarıyla buluştuk. Tüm arkadaşlarının anaokuluna gideceğini bilmesi bu sürecin normal olduğunu anlamasına yardımcı oldu.
Çocukluk albümlerimi ortaya çıkardım. Oğluma kendi küçüklük fotoğraflarımı ve yuva fotoğraflarımı gösterdim. Okulda neler yaptığımızı çok ayrıntılı biçimde anlattım. Kendimden birtakım örnekler vermem onu epey rahatlattı.
Okula güven duyması için oğlumu ben götürüp alıyorum. Alışma sürecinde okulda onu bekledim, zaman içinde bekleme süremi azaltarak onu okulda bırakmaya başladım. Geç kalmamaya özen gösteriyorum, başka çocukların anneleri gelmişken ağlamaya meyilli bir suratla beni beklesin istemiyorum.
İlk defa okula başlayan miniklerin ilk günlerde anneden ayrılmakta zorlanmaları oldukça normal. DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü, Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nde klinik psikolog olarak görev yapan Gülşah Ergin, ayrılma kaygısını çok yoğun yaşayan çocukların annelerine okulun ilk günü okulda beklemelerini öneriyor. Ergin bu durumun sadece birkaç gün için geçerli olması ve kademeli olarak uzaklaşma yönteminin kullanılması gerektiğini belirtiyor: “Önceleri çocuk dersteyken onu görebilecek bir yerde duran annelerin, daha sonra koridorda ve ardından okulun bahçe kapısında bekleme şeklinde kademeli olarak uzaklaşmaları ve bu durumu çocuklarına önceden açıklayarak onları da buna alıştırmaları gerekiyor.” “Çabuk vedalaşılmalı” diyen Ergin ayrılma kaygısı yaşayan çocukların bu durumla sağlıklı bir şekilde başa çıkabilmeleri için vedalaşmaların önemlini şu şekilde vurguluyor: “Vedalaşmalar oldukça kısa ve duygusallıktan uzak olmalı.
Milliyet Cumartesi / 26.09.2015
Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
Pratiği olmayan teori pek bir şey ifade etmez. Yani gerçek anlamda harekete geçmeyip yine de duyarlı bir insan olduğunuzu düşünüyorsanız, bu da pek bir şey ...
"Onsuz yaşayamam", "Onun için her şeyi yaparım" diyorsanız aman dikkat patolojik âşık olabilirsiniz. "Âşık olmanın nesi kötü" ...
Sonuca bağlanmayan tartışmalar, suçlamalar, kıskançlık, büyütülen sorunlar... Bütün bunlar bir evliliğin baştan yürüyüp yürümeyeceğini gösterebilir. İşte ...
DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden Uzman Klinik Psikolog Zeynep Zat anlattı: Tükenmişlik Sendromu Tam Olarak Nedir? İş stresinin fiziksel ve ...
İlginizi Çekebilir :
Boşanmanın ardından yeni bir hayat kurmak için tekrar evlenmeyi planlayan anne-babaların işi zor. Çocuklar içinse aileye girecek 'üvey'...
TRAVMALARIMIZ var. Hepimizin. Büyük küçük. Etkilerini çok iyi bildiğimiz ya da bilmediğimiz. Toplumsal, ailevi, kişisel travmalarımız var... Hayata karşı nasıl ...
En son ne zaman saate bakmadan hareket ettiniz? Hızlı yaşama 'dur!' demenin zamanı geldi; dünyada yükselen trend artık yavaşlamak... Öyleyse, tam şu ...
Yakın bir zamana kadar şirketlerin şiddetle karşı çıktığı ofis aşklarının yapılan araştırmalarda motivasyon artıcı etkisinin bulunması, kurumların ilişkilere ...









