Yakında Ders Zili Çalacak Ya Sonra?
Pek çok öğrenci tatili aileleri ya da aile büyükleri ile dinlenerek, eğlenerek geçirdi. Yurtiçi ve yurtdışında yaz kamplarına giderek spor, sanat, yabancı dil etkinliklerine katıldı. Denizin, havuzun, güneşin, sokakların keyfini çıkardı. Peki, şimdi ne olacak? DBE Davranış Bilimleri Enstitüsünden Uzman Psikolog Ayşegül Moral 'Okula Dönüş Sendromu'yla baş etme yollarını anlatıyor...
Öğrenciler üç ay boyunca denizin, havuzun, güneşin, sokakların keyfini çıkardı. İstedikleri saatte yatıp, istedikleri saatte kalktı. Yemek düzenleri değişti. Oyun, tüm vakti kapladı. Ancak tatil sona erdi. Peki, şimdi ne olacak? Özgürlüklere alışan çocuklar programlı okul hayatına nasıl adapte olacak? Bu geçiş sürecini yumuşatmak mümkün olur mu?
Bu dönemde çocuklarda okulun başlamasıyla ilgili davranışsal ve duygusal sorunlar görülebildiğini anlatan DBE Davranış Bilimleri Enstitüsünden Uzman Psikolog Ayşegül Moral, "Yaz ödevlerini erteleyenler, yapamayanlar, arkadaş ilişkileriyle ilgili sosyal sorun yaşayanlar, akademik başarılarıyla ilgili öğrenme. dikkat problemi olanlar ve tatilin eğlencesine doyamayanlar okulla ilgili şikâyetlerini dile getirebilir" diyor. Keyifli ve rahat bir dönemden, disiplinli bir döneme geçişte uyum sağlamanın bazı koşulları olduğuna değinen Moral, "Okul açılınca görülebilecek, derslere uyum sağlamak, dikkat, konsantrasyon ve ders performansıyla ilgili davranışsal sorunlar ile öfke, yorgunluk, isteksizlik gibi duygusal sorunların düzenlenmesi bazı koşullara bağlıdır. Okulu ve dersleri sevmeyenler, öğrenme, dikkat ve sosyal sorunlar yaşayanlar okul kaygısını daha çok yaşar. Tatilde planladıkları gibi hem dinlenip hem eğlenenler hem de ödev sorumluluklarını yerine getirenler ise daha rahat olurlar" diyor. Peki, hangi koşullara uyulduğu takdirde, çocuklar bu süreci daha rahat atlatıyor.
İşte Uzman Psikolog Ayşegül Moral'ın okula adaptasyon önerileri Kardeşler ve ebeveynler okula geçiş sürecini kolaylaştırmak için aşağıdaki önerileri birlikte yapabilirler. Alınan kitap ve kırtasiyelerin odadaki masa ve dolaplara çocuklarca yerleştirilmesi sürece hazırlık konusunda önemlidir. Çocuğun, odası ve çalışma masasında daha çok zaman geçirebileceği aktiviteler yapılabilir. Ders ve günlük yaşam programlanabilir, Ders temposu her gün arttırılarak, ders çalışma veriminin artması sağlanabilir, İstek olmasa da derse başlamak konusunda öğrenciye yardım edilebilinir. Unutulan konularla ilgili paniklemeden, hatırlatıcı kaynaklardan yararlanılabilir. Öğrencinin aldığı yeni kararları odasında her zaman görebileceği bir yere yazıp asması, uygulamasına yardımcı olabilir. Ailelerin, ödev sonrası oyun oynamaya izin vermesi, çocukların sorumluluklarını ertelemesini önleyecektir. Devam eden akademik ve duygusal sorunların tespit ve terapisi için bir uzmandan gardım alınabilir.
Güney Haber Gazetesi / 06.09.2017
Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
"Z kuşağı çocukları, bilgiye rahatlıkla ulaşabildikleri halde çok az bir kısmı bunu gerektiği gibi kullanabiliyor." Genellikle çok uzun saatler ...
Y kuşağından farklı davranış şekillerine sahip olan Z kuşağı, sabırsız, aceleci ve sıkılgan. Bu kuşak iş dünyasına yavaş yavaş girerken şirketler de bu neslin ...
Evliliğe Hazırlık Uzun süre birlikte olmayı planladığınız ya da evlenmeyi düşündüğünüz kişinin, en az birkaç değer verdiğiniz karakter özelliğinin olmasına ...
Pandemi ile birlikte pek çok çalışan evden çalışmaya geçti, şirketlerin büyük bir kısmı pandemi sonrasında da evden çalışmaya sürekli ya da en azından haftanın ...
İlginizi Çekebilir :
Bahar depresyonu, içinde bulunduğumuz aylarda pek çoğumuzun yaşadığı bir sıkıntı. Peki, bahar aylarında yaşanan depresyon hangi faktörlere bağlı olarak...
Davranış Bilimleri Enstitüsü Başkanı Psikolog Emre Konuk, "Okulda serbest kıyafet değil ama başörtüsü sorun yaratır. Eğer ilköğretim okullarında, ...
Değişen eğitim sistemi ile 66 aya çekilen okula başlama yaşı velileri endişelendirdi. Kimileri çocuğunun okula başlamasının uygun olmadığına dair rapor almaya...
Pratiği olmayan teori pek bir şey ifade etmez. Yani gerçek anlamda harekete geçmeyip yine de duyarlı bir insan olduğunuzu düşünüyorsanız, bu da pek bir şey ...