Ensest

Ensest

Ensest, evrensel ve ötedenberi süregelen bir yara olup, biyolojik anlamda kan bağı olan aile bireyleri arasındaki ilişki olarak tanımlanabilir. anne–oğul, baba-kız, dede-torun, kardeşler, hala-teyze, amca-dayı, üvey evlat-baba ve anneyle olan, nikah düşmeyen kişilerle yasak, tabu, günah diye anılan bir ilişkidir.

Ensest ya da cinsel istismarda kişinin kendi isteği dışında cinsel eyleme maruz kalması vardır,cinsel taciz;cinsel  ilişkive veya cinsellikle ilgili çeşitli imalarda bulunmak,cinsel içerikli fiziksel temas sağlamak, dokunmak, okşamak gibi eylemler içerir.

Kalabalık ailelerde, aynı yatağı paylaşan,anne-babasıyla aynı odayı paylaşan, onların cinsel eylemlerine şahit olmuş çocuk ve ergenler benzer eylemleri denemek, merak-taklit gibi duygularla da benzeri davranışları oyun gibi başlayan eylemlerle sürdürebilmekte  ve yetişkinliklerinde bu olayları hiç yaşamamış gibi unutmuş görebilmektedirler.

Panik atak tanısı konmuş, uçak korkusu ile gelen bir danışanımla EMDR tekniği ile çalışırken 3 yaşlarından 6-7 yaşına kadar ergen dayısı tarafından cinsel tacize uğradığıyla ilgili anıları ortaya çıktı ve zorlu, sancılı seanslarla hala geçmiş zaman travmalarıyla baş edebilmesine çalışmaktayım. Cinsel tacize ilk 2 yaşına kadar uğrayan ve zaman zaman tekrarladığını anımsayan farklı farklı danışanlarım oldu.

Büyük oranda saldırganlar da ensest kurbanlarıdır. Kendilerine yapılanları (Weinberg/1955)  özellikle babaların öz ya da üvey kız çocuklarıyla olan ensest vakalarında şu kişilik özelliklerine değinmektedir.

  1. Özellikle aile içinde sosyal ilişkisi yok denecek kadar az, zayıf olan içedönük kişilik.
  2. Eşi ve ailesiyle ılımlı bağlar kuramayan psikotik kişilik,
  3. Psikoseksüel ve sosyal açıdan zayıf,kendi çocuklarını ve başka çocuklar da istismar eden pedofolik kişilik.

Mohr (1962)'un görüşüne göre, pedofolik kişilikler korku ve yetersizlikleri nedeniyle yaşıtlarıyla sağlıklı cinsel ilişki kuramayan  ve okşamalar ve oral temas gibi eylemlerle hem kız hem de erkek çocuklara yönlenmektedirler. 1978'de Summit'in çalışmalarında kadına yönelik zorbalıklarla ensest,çocuğa tecavüz ve sapık ensest pedofilik kişiliklerde daha çok görülmektedir. Baba-kız ensesti en sık rastlanan türdendir. Bu babaların özelliklerini şöyle sıralamak mümkündür:

  • Alkolik ve madde bağımlılığı
  • Aşırı şüphe ve bağnazlık
  • Kızına aşırı kıskançlık gösteren
  • Sınırlı zeka
  • Psikopatoloji
  • Annenin olmaması veya ailede koruyucu güç olarak bulunmayan anne
  • Paranoid kişilikte baba

Kültürel açıdan baktığımızda büyük bir sıklıkla ensestin birkaç kuşaktan beri sürdüğü ve normal görülmesi karakteristiktir. Bu olay kardeşler arasında da vardır. Büyük oranda bu kişiler de ensest kurbanlarıdır. Kendilerine yapılanları çocuklarına karşı tekrarlamaktadırlar. İstismar olgusu bir buçuk yaşla 17 yaşa kadar sürmekte en çok da 8-10 yaşları arasında yoğunlaşmaktadır.

Ensest ve istismar mağduru çocukların her şeyden önce özgüvenleri kaybolur. Güven duyguları sarsılır, en yakınlarından gördükleri bu davranış UTANÇ-SUÇLULUK-KORKU duyguları yaratır. Kendilerine zarar verme,kontrolsüz ilişkiye girme, kaygılar, depresyon, intihar girişimi içe kapanma gibi davranışlar gelişir. Çaresizlik-saklanma-hapsolma-çelişkili bir itiraf-hiçbir şey olmamış gibi davranma-sık hekime başvurma,uyum sorunları gibi yönelmeler gözlenebilir.

Çocuklar anaokulundan itibaren eğitilmeli iyi ve kötü dokunuşlar anlatılmalı, kendilerine ait olan bedenlerine kimsenin dokunmasına izin vermemeleri öğretilmelidir. Öğretmenler de öğrencilerini gözlemlemek, davranışlarını değerlendirmek onların açılmaları paylaşmaları için olanak sağlamalıdırlar.

Dilek DOĞU, Uzman Psikolog - DBE Yetişkin ve Aile Psikolojik Danışmanlık Merkezi

Benzer İçerikler :

MEDYANIN İNSAN BEYNİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

“Bundan önce yapılmış yüzlerce klinik araştırma, dijital dünyanın depresyon, kaygı ve saldırganlığı artırdığını gösteriyor. Hatta video oyunlarıyla çok ...

HAMİLELİK DÖNEMİNDE RUH SAĞLIĞI NASIL ETKİLENİR?

Hamilelik döneminde kaygı ve endişe yaşamak doğaldır. Bir çocuk sahibi olma, doğum yapma ve doğacak küçük bebeğinize ebeveynlik yapmakla ilgili endişeleriniz ...

İlişkilerde Güvenli Duygusal Alan Oluşturmanın 7 Yol

Duygusal güven alanının nasıl yaratılabileceğini anlamak, anlamlı bağlar ve sağlıklı ilişkiler geliştirebilmenin anahtarıdır. Peki, duygusal güven alanı nedir ...

Belirsiz Kayıp

‘Belirsiz kayıp’ kavramını ilk defa bir iş arkadaşım bahsederken duydum ve çok ilgimi çekti. ‘Kayıp’ yaşadığı için çeşitli zorluklar...

İlginizi Çekebilir :

Boşanma Sonrası Süreçte Adaptasyon

Boşanmayı “medeni bir şekilde atlatmak” dost kalmak anlamına gelmemektedir. Boşanmada eşiniz ile ilişkinizi sürdürmeme hakkınız her zaman vardır. ...

TERAPİYE İHTİYACIMIZ OLUP OLMADIĞINI NASIL ANLARIZ?

Hepimiz zaman zaman; stres, endişe, ruh hali değişimleri ve diğer ruhsal sıkıntıları yaşayabiliriz. İş ya da okul hayatında sorunlar, romantik ilişkilerde...

Evlilik Dışı İlişkiler

Evlilik içi şiddetten sonra evliliğe en çok zarar veren olgunun evlilik dışı ilişki olduğu gözlemlenmektedir. Evlilik dışı ilişkinin açıklanmasından sonra...

KARAR VERMEK NE ZAMANLAR ZORDUR? DOĞRU SEÇİMLER YAPMAK İÇİN 5 ADIM

Hayatta her gün seçim yapmamızı gerektiren durumlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bu seçimlerden bazıları kolayken bazıları zor olabiliyor. En zor görünen ...