Çalışan Bağlılığı ve Mutluluk
Geçtiğimiz iki hafta güzel aklımızın bize oynadığı oyunlardan söz ettik. Daha sonra da sosyal desteğin, arkadaşlar ve akrabalarla kurulan iyi ilişkilerin hastalıkları nasıl azalttığını, ölümü nasıl geciktirdiğini araştırmalardan örnekler vererek anlattık.
Bugün de, olumlu duyguların ve mutluluğun işyerindeki ilişkiler, stres ve değişikliklerle daha iyi başa çıkmayla ilişkisini irdeleyeceğiz.
Üçüncü Uluslararası Pozitif Psikoloji Zirvesi bu sonbaharda toplanarak, olumlu duygular, ruh sağlığı ve mutluluğu temel alan sunumlar ve çalışmalar düzenledi. Özellikle pozitif psikolojinin iş yerlerindeki sorunları hedefleyen araştırma sonuçları, belki de önümüzdeki yıllarda iş ve yönetim anlayışımızı kökünden değiştirmemizi gerektirecek.
Pozitif Psikolojinin iş yerine uygulanmasının öncülüğünü yapan Gallup da tabii kendisinden bu kongreye beklediğimiz katkıyı esirgemedi.
Gallup’cular, iÅŸyerindeki mutluluk ile ofis dışındaki mutluluk arasındaki baÄŸlantıyı bulmak için, katılımcıların iÅŸyerinde ne kadar mutlu olduklarını sordular. İşine baÄŸlı çalışanların büyük bir çoÄŸunluÄŸu (%86), iÅŸteyken çoÄŸunlukla mutlu olduklarını dile getirmiÅŸlerdir. İşine baÄŸlı olmayanların ise %48’i iÅŸyerinde çoÄŸunlukla mutlu olduklarını belirtmiÅŸler, iÅŸinden iyice kopuk olan gruptakilerin ise yalnızca %11’i mutlu olduklarını belirtmiÅŸlerdir.
“Genel mutluluÄŸunuzun ne kadarının iÅŸ hayatınızdan kaynaklandığını söyleyebilirsiniz?” sorusuna cevap olarak, iÅŸine baÄŸlı çalışanların %45’i mutluluklarının büyük bir kısmının iÅŸ hayatından kaynaklandığını söylemiÅŸlerdir. Buna karşılık, iÅŸine baÄŸlı olmayan çalışanların sadece %19’u ve %8’i mutluluklarının iÅŸ hayatından kaynaklandığını belirtmiÅŸtir. Bu sonuçlar, aslında çoÄŸu çalışanın iÅŸyerinde belirli derecede mutlu olurken, bu hislerden en çok yararlananın iÅŸine baÄŸlı çalışanlar olduÄŸunu göstermiÅŸtir.
İşine baÄŸlı çalışanların hayattan aldıkları genel doyumun yüksek olması sürpriz deÄŸildir. Her 10 iÅŸine baÄŸlı çalışandan 5’i (%53) hayattan istedikleri önemli ÅŸeylere sahip oldukları konusunda hemfikirken, iÅŸinden iyice kopuk çalışanların yalnızca %13’ü bu yönde bir bildirimde bulunmuÅŸtur. İşine baÄŸlı çalışanların %44’ü yaÅŸam koÅŸullarının mükemmel olduÄŸunu belirtirken, bunun tersine iÅŸinden iyice kopuk olanların yalnızca %9’u yaÅŸam koÅŸullarının mükemmel olduÄŸunu bildirmiÅŸtir.
İşine Bağlılık ve Evde Mutluluk
İşle ilgili olumsuz duygular, iÅŸine baÄŸlı olmayan çalışanların ev hayatına da etki etmektedir. AraÅŸtırmada, katılımcılara geçen ay boyunca 3 ya da daha fazla gün iÅŸ stresinin aile üyeleri ve arkadaÅŸlarının yanında olumsuz davranmalarına yol açıp açmadığın soruluyor. İşinden iyice kopuk çalışanların yarısından fazlasının (%54), ve iÅŸine baÄŸlı olmayan çalışanların %31’i bu soruya “evet” cevabını verirken, iÅŸine baÄŸlı olan çalışanların sadece %17’si bu soruya “evet” cevabını vermiÅŸtir. Bu sonuçlar, daha önce yapılan pek çok araÅŸtırmanın sonuçlarına benzemektedir.
Gallup araştırması, çalışan mutluluğu ile işyerine bağlılık arasında güçlü bir ilişki olduğunu göstermiştir. Mutlu ve işine bağlı çalışanların, patronlarıyla ve yöneticileriyle daha olumlu bir ilişki kurduklarını, yeni zorluklar ve değişikliklerle başa çıkma konusunda daha yetkin olduklarını, stresle daha etkin bir biçimde başa çıktıklarını, yaşamlarından daha çok doyum aldıklarını ayrıca bilmekte fayda var.
Peki, çalışanın mutluluğu ve işine bağlılığı para kazandırıyor mu? Öyle ya, hissedarlar, para kazandırmayacaksa çalışanlarının mutluluğu için niye yatırım yapsınlar? Burası luna park mı, eğlenmeye mi geldik biz bu dünyaya?
Hissedarların ve yatırımcıların içleri rahat etsin. Hiç bir yatırım, çalışanın mutluluÄŸu ve baÄŸlılığına yapılan yatırımdan daha verimli deÄŸil. Ne yazıktır ki, çalışan baÄŸlılığının verim, karlılık, iÅŸten ayrılma gibi iÅŸ hedefleriyle gösterdiÄŸi yüksek korelasyonu patronlar ve yöneticiler henüz daha tam algılayamadılar. O yüzden de “çalışan baÄŸlılığı nasıl arttırılır” meselesine henüz daha geçemedik. O günler de gelecek.
22.01.2006
Benzer İçerikler :
Geçtiğimiz hafta politik, sosyal, pazarlama amaçlı kampanyalarda ve her tür kişilerarası iletişimde mesajın amaca hizmet edebilmesi için, nasıl bir dil ile ...
Daha önceki yazılarımızda, insanın tamamen rasyonel bir varlık olduğu varsayımı üzerine konuşmuş, bu varsayımın, bilimsel arka planının zayıflığından v...
Geçen hafta ilaç araÅŸtırmalarını yapan bazı araÅŸtırmacıların, “rakamlara iÅŸkence” yaparak istatistikten anlamayanları nasıl kandırdıklarınÄ...
Geçtiğimiz haftalarda müşteri bağlılığı konusunu ele almış; bağlılığı sağlamanın püf noktalarından biri olan minimum müşteri eforu stratejisinden bahsetmiştik. ...
İlginizi Çekebilir :
Kalite ve Verim İçin İş Yeri Tasarımı Ergonomi, çalışanların iÅŸ yeri ile uyumunu inceleyen bir bilim dalı. Bu kelime Yunanca ‘ergon’ yani ...
Birkaç haftadır sizinle Gallup’un liderlikle ilgili olarak yaptığı geniÅŸ kapsamlı bir araÅŸtırmayı özetlemeye çalışıyorum: 1. Yüksek performans...
Ne çok işitmişizdir: "İnsan akıllı hayvandır". Ama değildir. Yani aklımızı düşündüğümüzden çok daha az kullanırız. Örneğin; matematik problem...
Önce geçen haftayı bir özetleyelim: 1. Düşük karbonhidratlı gıda rejimlerinde insanlar diğerlerine göre çok daha fazla kilo verdiler, acıkma tetiklenmediği ...