KRİZ DÖNEMİNDE PERFORMANS
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), korona virüs salgınının iş dünyası ve istihdam üzerindeki etkilerini araştırdı. Rapora göre, virüsün işgücü piyasasına geniş kapsamlı etkilerinin olacağı öngörülüyor. Bu nedenle şirketlerin performans süreçlerini yeniden ele alması çok büyük önem taşıyor. Bu yazıda profesyonel uygulamalar için göz önünde bulundurulması gereken değerlendirme kriterlerini incelemeye çalıştık.
- Mevcut performans verileriyle yetinmeyin:Pek çok kurum, kriz dönemlerinde mevcut performans verilerinin yeterli olmadığının çok geç farkına varır. Çoğunlukla gelişime yönelik ve hedef odaklı olan performans kriterlerine ek olarak:
Yeni beceriler kazanmaya istekli olmak / belirsizliğe tolerans değişimi fırsata çevirme gibi faktörler de değerlendirilmeye alınmalıdır. - Yaş ile tecrübe arasında doğru ilişki kurun: Verilerin eksik olduğu durumlarda, belirleyici kriterlerden biri de tecrübedir. Çoğu kez tecrübe çalışanın yaşıyla paralel olarak kabul edilir. “Daha ileri yaş daha çok tecrübe” diye nitelendirilir. Oysa yaş ya da o işte geçirilen sürenin uzunluğu yetkinliğin ya da katma değerin işareti olmayabilir.
- Eşit yükümlülük doğru değildir: Yöneticiler, kriz dönemlerinde kısıntıları çoğunlukla tüm bölümlere eşit dağıtırlar. Şirketin her bölümünün kârlılığa katkısının eşit olmadığı gerçeği göz ardı edilir.
-
Doğru zamanı belirleyin: Kurumlar çoğunlukla mali göstergeler son noktaya geldiğinde harekete geçerler. Kriz yönetiminde alınan kararlar çarşamba günü gündeme gelir, yapılacaklar listesi bir sonraki güne hazırlanır ve cuma günü söylenir. Yönetim, kısa bir bilgilendirmenin ardından, pazartesi günü her şeyin eskisi gibi devam edeceğini düşünür. Bu yanlış uygulama yerine elindeki kaynaklarla kısa ve uzun vadeli projeler oluşturulup yetenekleri doğru alanlarda potansiyellerine göre konumlandırmak gerekir.
Kriz dönemlerinde performans yönetiminde yetkililerin üzerine düşen en önemli sorumluluk; iş adaletinin korunması, başka deyişle, işin sürdürülmesini sağlayan insani ve ahlaki koşulların devam ettirilmesidir. Bu nedenle, iki temel konu önem kazanır:
Şirketin ayakta kalmasını sağlamak,
Kişisel ve duygusal nedenler yerine, gerçek nedenlere odaklanmak
İnsan kaynakları, kriz dönemi boyunca, şirket yönteminin tercihlerinin sonuçlarını anlatmak ve farkındalık yaratmak zorundadır. Bu da insan kaynaklarının, yönetimin stratejik ortağı olduğunun kabulüyle gerçekleşir.
İsmail Tanilli Kimverdi
Benzer İçerikler :
Şirketinize başvuran adayların deneyimlerinden memnun olma olasılığı ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Cevap büyük ihtimalle neredeyse umutsuz olacaktır. Daha ...
İşsizlik bireyleri yalnızca finansal olarak etkilemez. İşsizliğin bireyler üzerindeki etkilerini incelerken hem finansal hem de sosyolojik ve psikolojik ...
İş doyumu, bireyin yaptığı işi ne kadar çok sevdiği ve işine karşı memnuniyet durumuyla ilgilidir. İşin özellikleri ve iş görenin istekleri arasındaki uyumdur ...
1995-2010 doğumlulardan oluşan Z Kuşağı, Google, Facebook ve Amazon'un egemen olduğu bir dünyada doğdu ve büyüdü. Bir kısmının iş hayatına atıldığı...
İlginizi Çekebilir :
İş yerindeki uzun süreli stres, yavaş yavaş sizi içine çeker ve hem ruhsal hem de fiziksel olarak hasta etmeye başlar. Bir süre sonra hayata karşı isteksiz, ...
Sosyal sorumluluğun toplumsal refaha çok büyük katkısı vardır. Günümüzde pek çok kurum ürettiği ürün, verdiği hizmet ve sunduğu kalitenin yanı sıra ...
Hayatımızın hemen her alanını etkileyen 2020 model virüs Korona’yı eve sokmuyor, bu sebeple evden çalışıyor ve evde kalıyoruz. Peki ya hayatlarımızı...
Mağazacılık ve perakendecilik sektörü, dinamiklerinin kendine özgü yapısıyla diğer sektörlerden ayrışan bir sektördür. Sektörü yönlendiren en etkili iki güç;...









