Y Kuşağının Beklentilerini Nasıl Yönetirsiniz?
Sosyal, ekonomik, politik, siyasi ve teknolojik gelişmeler toplumların sahip olduğu kültürleri değiştirmiş ve buna uygun olarak kuşakların da yaşayış biçimlerini ve dünyayı algılayış biçimlerini değiştirmiştir. Dolayısıyla bir sonraki kuşak ile bir önceki kuşak arasında farklılıklar meydana gelmiş ve bu da kuşaklar arası çatışma şeklinde kendini ortaya koymuştur. Kuşaklar arası farklılıklar ve çatışmalar, her alanda olduğu gibi iş yaşamında da kendini göstermektedir. Zira kuşaklar arası farklılaşan davranışlar, iş yapış şekillerine yansıdığında çalışanların ve kurumun verimliliğini etkilemeye başlamıştır. Dolayısıyla bu farkları iyi yöneten işverenler, kurum içerisinde verimlilik elde ederken, bu farkları yönetemeyen işverenlerin nitelikli çalışanını elde tutması zorlaşmış ve kurum içi verimliliği de düşmüştür. Özellikle personel devir oranı yüksek şirketlerin en çok şikayet ettikleri konu, ülkedeki siyasi ve ekonomik belirsizlikten çok nitelikli çalışana ulaşamama ya da elde tutamama olmuştur. Bu sebeple de, işverenin, bu çalışanlara ulaşmak ve elde tutmak için, kişilerin hangi kuşağa ait olduğunu bilmesi ve onun isteklerini anlaması oldukça önemli hale gelmiştir.
Nedir Bu KuÅŸaklar?
Dünya genelinde X, Y ve son olarak da Z olarak adlandırılan bu kuşakların gerek topluma gerekse iş hayatına uyum sağlamaları da farklıdır. Mesela; X kuşağı teknolojiye adapte olmaya çalışırken, Y kuşağı adapte olmuş ve yenilik peşinde koşmaktadır. Z kuşağı ise, direkt teknolojinin içine doğmuş ve ellerindeki tabletleriyle sosyalleşmeyi tercih etmektedirler.
Kısaca Bu Kuşakları Tanımlayacak Olursak...
X kuşağı, 1965-1979 arası doğan kişilerdir. Şu anda en yaşlısı 53, en genci ise 39 yaşındadır. Bu kuşak teknolojiye adapte olmakta zorluk yaşayan, gerek toplumsal gerekse çalıştığı kurumun kurallarına uyumlu, disiplinli, saygılı, sabırlı ve sebatkârdır. Yaşamlarını sürdürecek kadar para kazanmak, güvenli ve huzurlu bir iş onlar için öncelikli olmakla beraber, teknolojiyi tamamen reddetmezler. Sadece ihtiyaç duydukları oranda kullanırlar; eğlence için tercih etmezler.
Y kuşağı, 1980-1999 yılları arasında doğan kişilerdir. Şu anda en yaşlısı 38, en genci ise 19 yaşındadır. Y kuşağı, bir otorite figüründen emir almayı sevmeyen, kuralları sorgulayan, kendi işinin patronu olmayı tercih eden, teknolojiyi seven, Z ile X kuşağı arasında ise bağlantıyı sağlayan bir kuşaktır.
Z kuşağı ise, 2000 ve sonrasında doğanlardır. Bu grup, tam bir teknoloji çağında doğmuştur. Onlar, sokaklarda top oynamak yerine, tabletleri ile oynamayı tercih eden, her yaptığını sosyal medyada paylaşan milenyum çocuklarıdır. İnternet aracılığı ile sosyalleşmeyi seven, yaratıcı, hızlı tüketen ve çabuk yaşayan bir kuşaktır.
Kısaca kuşakları ve özelliklerini tanımladıktan sonra gelelim ana konumuza yani Y kuşağına...
Y kuÅŸağı ÅŸu anda Türkiye nüfusunun %35’ini, Dünyadaki 7 milyar nüfusun ise 1,8 milyarını oluÅŸturuyor. 2025 yılı itibari ile de dünya nüfusunun %75’ini oluÅŸturması bekleniyor. Yani kuÅŸaklar arasındaki en geniÅŸ nesil... Bu durumda birçok toplumsal alanda kendilerine yer bulan bu nesli iyi anlamak çok önemli.
Y kuşağına dâhil olan çoğu kişi, çocukluğunun sonlarında bilgisayar ve internet ile tanışmış fakat kolay bir şekilde adapte olmuş ve dünyadaki diğer gelişmelerle birlikte büyümüştür. İşte tam da bu sebeple de yeniliğe açıktırlar. Bununla birlikte özgürlüklerine de düşkündürler. İş yaşamında, X kuşağının istikrarlı, kurallara uyan, geleneksel yapısının getirmiş olduğu alışkanlıkla çoğu işveren, ilk etapta bu yeni nesli anlamakta ve taleplerini karşılamakta zorlanmış fakat artık bu kuşağı elde tutmak için ne yapması gerektiği konusunda çalışmalar yapmaya başlamışlardır. Çünkü Y kuşağı, iş hayatında yüksek beklentileri karşılanmadığında kolayca işten ayrılmayı tercih etmektedir. Onların gözünde çalışma hayatı demek; istikrarlı, huzurlu ve sadece belli hayat standartlarını karşılaması için yeterli parayı kazanmak demek değildir. Bunun yerine işlerini seçerken, kariyerlerinde yükleyebileceği, onlara bilgi ve birikim anlamında katkı sağlayacak, öğrenme ve gelişimlerini destekleyecek, geribildirimler ile beslenecek, yaratıcılıklarını köreltmeyecek bir iş ve yöneticiye ihtiyaçları vardır. Tıpkı farklı kültürden bir insan ile karşılaştığımızda onu daha iyi anlamak için onun kültürünü öğrenmemiz gibi bu kuşağın da yaşam kültürünü öğrenmek ve ona göre davranmak gereklidir. İşte bu sebeple özgürlüğüne düşkün ve yeniliğe açık olan bu kuşağı elde tutmak için;
Onların Ne ile Motive Olduğunu Bulun
Mesleki anlamda hangi koşullarla motive olduğunu anlamak ve ona göre bir pozisyona yerleştirmek; kariyer ve yükselme imkânları sağlamak gereklidir. Y kuşağı genelde gelişime açık ve girişimci ruhu olan bir kuşaktır. Bu sebeple onların en çok ihtiyacı olan şey, gelişim fırsatı ve fikirlerini ifade edebileceği bir iş ortamıdır. Çünkü bu kuşak asla sadece parayla ya da sabit, düzenli bir iş ile motive olmaz. Çünkü özellikleri gereği, yaratıcılıklarını sergilemek ve kendini ifade etmek onlar için önemlidir. Bu sebeple iletişim yönünden zengin, gelişime ve yeniliğe açık olan işler onları motive edecektir.
Esnek Çalışma İmkanı Tanıyın
Esnek çalışma, çalışanların biyolojik zamanlarına göre çalışabilmelerinin saÄŸlanmasıdır. Y kuÅŸağı ihtiyaçlarının araÅŸtırılması ve bu ihtiyaçları nasıl karşılanabileceÄŸi konusunda çalışmalar yapan Millennial Branding firmasının son raporlarına göre, Y kuÅŸağının %45’i, yüksek maaÅŸ yerine iÅŸ ortamında esnekliÄŸi tercih etmekte. Yani saat ya da kural sınırlaması olmadan çalışacakları iÅŸleri tercih etmektedirler. Bu sebeple onlara esnek çalışma ortamı tanımak ve kurallara boÄŸmamak önemlidir.
Kurallardan Çok, Kurumsal Değerlere Önem Verin
Kuralları sorgulayan yapılarıyla onlar için kurallara direkt uymaktan çok, sorgulayıp, doÄŸru olanı yapmak çok önemli. Bu sebeple katı kurallardan çok, kurumsal deÄŸerlerini ortaya koyan ve özellikle insani deÄŸerleri önemseyen ÅŸirketlerin ve iÅŸlerin onları çekme olasılıkları daha yüksek olmaktadır. ÖrneÄŸin; sosyal sorumluluk projelerinde ya da bir yardım kuruluÅŸunda çalışmak gibi…
Katı, Kurumsal Bir Dilden Uzak Durun
Gerek teknolojik iletişim, gerekse birebir iletişimi tercih eden bu nesil için, kurum içerisinde iletişim ve bu iletişimin şekli oldukça önemli. İletişimlerini geliştirebilecek sosyal etkinlikler düzenlemek, daha samimi ve onların da kendilerini bu minvalde ifade edebilecekleri bir iletişim tarzı ve ortamı sunmak onları çekecektir. Bu sebeple resmi, katı ve disiplinli bir kurumsal dilden uzak durun.
Geri Bildirim Verin ve Kariyer GeliÅŸimlerini Destekleyin
Gelişmeyi ve yeniliği sevdikleri için özellikle yöneticilerinin onlara geribildirim vermesi ve çalıştıkları kurumdan, gelişimlerini destekleyecek eğitimler ya da koçluk gibi hizmetler alması, çalıştıkları kuruma bağlılıklarını arttıracaktır.
İş-Özel Hayat Dengesine Önem Verin
Bu kuşağın iş-özel hayat dengesinin korunmasına ihtiyacı vardır. Onlar, X kuşağı ebeveynlerinin aksine çok çalışmak, hatta yeri geldiğinde özel hayatlarını ikinci plana atmak yerine; verimli ve esnek çalışmayı tercih ederler. Bu verimli çalışmanın yolu ise, iş-özel hayat dengesinin kurulmasından geçer. Aksi halde konsantrasyon ve verimlilik problemi yaşayabilirler. Bu sebeple bu konuda hassas olun.
Gülüm Erginer - DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurumsal Gelişim Merkezi Ar-Ge Departmanı
DBE Kurumsal Ölçme / Değerlendirme ve Eğitim Merkezi
Bizi Arayın Eğitmenlerimiz
Benzer İçerikler :
Beynimizin gerek psikolojik, gerekse beden sağlığımızı korumak için elinden geleni yaptığını ve daha pek çok işlevi ne denli muhteşem bir orkestrasyon...
“Artık ÅŸirketler de iÅŸe alımlarda ve terfi süreçlerinde duygusal zekâyı hesaba katarak çalışmalar yapıyor. Etrafındaki kiÅŸilerin isteklerini...
Onboarding, yeni çalışanları kurum kültürüne adapte etme ve kurumla çalışanı bütünleştirme sürecidir diyebiliriz. Bu süreçte, kurumsal markanın, değerlerinin ...
“Aslında herkes dâhidir. Ama siz kalkıp bir balığı aÄŸaca tırmanma yeteneÄŸine göre yargılarsanız, o balık tüm hayatını aptal olduÄŸuna inanarak...
İlginizi Çekebilir :
Performans geliÅŸtirme konusu yanlış anlaşılmaya açık bir konu. “Çalışanı nasıl daha çok çalıştırırız” gibi yorumlanabiliyor, o yüzden çalışanlar bu ...
Günümüz eÄŸitim dünyasında bireyler eÄŸitim hayatlarına çok erken yaÅŸlarda baÅŸlarlar. Çocukluk döneminde baÅŸlayan eÄŸitim hayatı pedagojik eÄŸitim yaklaşımlarÄ...
Çalışanların işlerini kaybetmemesi için iş yeri düzen ve kurallarına uygun iş yeri barışını sağlayacak şekilde davranmaları son derece önemlidir. Bununla ...
“Öngörülere göre, gelecekte iÅŸe alım da dahil olmak üzere tüm iÅŸ süreçleri online platformlarda gerçekleÅŸecek. Kimi insanlar yüz yüze olmadığı ...