Bloom’un Taksonomisini Öğrenme Hedefleri Oluşturmak İçin Nasıl Kullanabilirsiniz?
Bir iş hedefi için gerekli olan öğrenme seviyesinin anlaşılması, bir öğretim programının başarı ile planlaması için kritik öneme sahiptir. Her eğitim ihtiyacında, Bloom'un Taksonomi piramidinin tabanında başlamak ve bir sonraki seviyeye tırmanmadan önce sağlam bir temel kurmak gerekir. Benjamin Bloom tarafından 1950'lerde sınıf koşullarında gereken muhakeme becerilerinin seviyelerini sınıflandırmak için kendi ismini taşıyan taksonomi oluşturdu. Taksonomide her biri bir öncekinden daha yüksek bir soyutlama gerektiren 6 seviye vardır. Bloom’un seviyeleri ilk oluşturulduğunda tüm aşamalar isim halindeydi. Bu seviyeler sırası ile bilgi, anlama, uygulama, analiz, sentez, değerlendirme şeklindeydi. Daha sonra bu seviyelerde bazı değişiklikler oldu ve tüm seviyeler fiil olarak yeniden isimlendirildi. Son haliyle seviyeler; hatırlamak, anlamak, uygulamak, analiz etmek, değerlendirmek ve yaratmak olarak değişti.
Yetişkinler için bir öğretim programı oluştururken, belirtilen amaca ulaşmak için hangi seviyedeki akıl yürütme becerilerinin gerekli olduğunu bilmek, aşamalı olarak ilerleyen bir eğitimin oluşturulmasını sağlar. Mevcut becerilere bağlı olarak, bu hareket çok hızlı bir şekilde gerçekleşebilir veya daha sağlam bir temel oluşturmak için daha uzun zaman ayrılması gerekebilir. Bloom’un Taksonomisi sürekli olarak daha zor bilişsel süreçler üzerine kurulduğundan, bir veya birkaç seviyeyi atlamak, öğreneni ve eğitimciyi başarı yerine başarısızlığa zorlayacaktır. Oluşturulan her öğrenme düzeyi için her hedefin ölçülmesi gerekir.
Öğrenme hedefleri, geliştirilmesi gereken farklı öğrenme seviyelerine ayrılmalıdır. Bir ölçme-değerlendirme faaliyeti planladığınızda, hatırlatma seviyesi için belirlediğiniz hedefin etkinleri ile analiz etme hedeflerinin etkinlikleri aynı olmayacaktır.
Taksonominin kullanılması, eğitimcileri, katılımcının yapabileceklerini göz önüne almak için davranışsal terimlerle öğrenme hedeflerini oluşturmaya teşvik eder. Fiiller kullanılarak yazılmış bir öğrenme hedefi, öğretilen beceri ve bilgiyi değerlendirmenin en iyi yöntemini gösterecektir. Bloom’un Taksonomisi ışığında öğrenme hedeflerini göz önünde bulundurmak, daha yüksek seviyelerde bilişsel beceriler gerektiren öğrenme hedeflerini dâhil etme ihtiyacının önemini ortaya çıkaracaktır. Bu da, daha derinlemesine öğrenmeyi ve bilgi ve becerilerin daha çeşitli görevlere ve bağlamlara aktarılmasını kolaylaştıracaktır.
Bu modelde, yukarıda olduğu gibi renkli blokların her biri bilişsel sürecin ve bilgi boyutlarının çeşitli kombinasyonlarına karşılık gelen bir öğrenme amacı örneği göstermektedir. Bu, bir eğiticinin bir eyleme karşılık gelen fiili ve öğrencinin eğitim programının sonunda alması gereken bilgiye karşılık gelen hedefin tanımlamasını sağlar. Piramidin temelinden başlayıp bir sonraki seviye için net, ölçülebilir hedefler belirlemede bu taksonomiyi kullanmak öğrenenler için eyleme geçilebilecek etkinlikleri oluşturmak ve bu etkinlikleri tanımlanmış iş hedefleriyle ilişkilendirmek için oldukça iyi bir rehberdir.
Uğur GÜMÜŞ Eğitim Uzmanı - DBE Kurumsal Gelişim Merkezi
Benzer İçerikler :
Amerikan Psikoloji Derneği’ne göre çoğu insan, geçen yıllara oranla daha çok anksiyete ve depresyon yaşıyor. Uzaktan çalışmanın yaygınlaştığı, yeni bir...
"Bir aslanın nasıl avlandığını anlamak için ormana gidin, hayvanat bahçesine değil." Kevin Roberts Bir bankanın çağrı merkezinde ...
Tarihe baktığımızda pek çok güçlü ve utangaç lider örneği görürüz. Amerika Başkanları James Madison, Jimmy Carter, Richard Nixon ilk akla gelenlerdendir. ...
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), korona virüs salgınının iş dünyası ve istihdam üzerindeki etkilerini araştırdı. Rapora göre, virüsün işgücü piyasasına geniş ...
İlginizi Çekebilir :
Eleman seçiminde psikometrik testlerin uygulanmasının temel amacı kurumun beklentilerine, ihtiyaçlarına ve yetkinliklerine en uygun kişilerin objektif...
Hayatınızın herhangi bir döneminde yatırım yaptığınız şeyleri kaybetmekten korktuğunuz için kötü yatırım yapmaya devam ettiğiniz oldu mu? Karar vermek insan ...
“Personel yönetimi 1980’li yılların sonlarının ardından insan kaynakları yönetimine doğru bir değişime uğramıştır. İK yönetiminde işgücü...
Onboarding, yeni çalışanları kurum kültürüne adapte etme ve kurumla çalışanı bütünleştirme sürecidir diyebiliriz. Bu süreçte, kurumsal markanın, değerlerinin ...










